Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
160 syf.
·
Puan vermedi
Dikkat spoiler içerir..!!
Okuduğum ikinci Zülfü Livaneli kitabı.. Ve ne yalan söyleyeyim Sayın Livaneli bir şekilde kitabın içine almayı başarıyor sizi.. Kitap ateist bir gazeteci olan İbrahim’in çocukluk arkadaşı Hüseyin’in önce Işid tarafından silahla Mardin’de vurulması, sonra ortamdan uzaklaştırılmak için Amerika’ya abilerinin yanına gönderilmesi ve burada İslam
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201799,8bin okunma
·
Puan vermedi
Serenad 10/10
Merhabalarr Livaneli'nin yazım dilini ne kadar sevdiğimi bilenler bilir. Bu kitabında daha da sevdim,kitap o kadar akıcıydı ki... Kitap Alman asıllı Amerikalı Profesör Maximilian Wagner'in İstanbul'a konuşma yapmak için gelmesi ve İstanbul Üniversitesi'nde halka ilişkilerden sorumlu Maya Duran'la tanışması ve birçok sırrın ortaya çıkmasını konu alıyor. Öncelikle erkek bir yazarın kadın bir karakteri bu kadar iyi ve içten yazması hem şaşırttı hem de çok hoşuma gitti. Maya çok güzel bir karakterdi Kitabın en güzel yanı,çok güzel tarihi bilgiler de vermesi... Livaneli'nin birkaç röportajını izlediğimde çok araştıran biri olduğunu biliyordum ve bu kitapta bunu çok daha iyi anladım. Çok büyük bir emek var kitapta.Ben de kitapta yazan çoğu şeyi araştırmak istedim. Ve tabi ki o kadar güzel,o kadar cesur eleştiriler vardı ki okurken mutlu oldum açıkçası. Eleştirilmesi gereken şeylere susan o kadar kişi varken yazarımız çok ince bir şekilde eleştirmiş. Nazi işkencesinden tutun,ülkemizin kadına bakış açısına kadar çokça acı gerçek gayet güzel dile getirilmiş. Kitabın başından itibaren Profesör'ün hikayesini merakla bekledim ama böyle bir hikaye asla beklemiyordum. Okurken o kadar etkilendim ki... Tarihi birçok olaya ışık tutmakla birlikte inanılmaz güzel bir aşk hikayesi de bekliyor sizi. Mutlaka okumalısınız Okur kalın hoşça kalın
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020136,9bin okunma
Reklam
481 syf.
·
Puan vermedi
Serenade Für Nadia İnsanlık tarihi boyunca her kesme yapılan soykırımlar söz konusu olmuştur. Yazarımız Üstad Zülfü Livaneli bu eserde Maximillian Wagner ve Nadia karakterlerinin aşkını ön planda tutarak aynı zamanda dönemin siyasi ilişkilerini ve yahudi soykırımını kaleme almıştır. Okudukça sizi içine çekecek bir eser. 6 Yıl falan önce okuduğum ve hala derin etkilerini düşüncelerimde barındırmakta. Okumalısınız.
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020136,9bin okunma
·
Puan vermedi
Daha önce hiç gitmediğiniz bir şehire gittiğinizi düşünün. Orada yaklaşık 5-6 saat gezme fırsatınız var. Yani 3-4 yere rahatlıkla gidebilirsiniz. En sona, gidilebilecek en güzel yeri mi bırakırsınız yoksa diğerlerine nazaran biraz daha gölgede kalmış yeri mi? Bu soru her ne kadar kişiden kişiye farklılık gösterse de güzel olan bence en sona bırakılmalı. O zirve tat, en son tadılmalı. Futbolda seri penaltı atışlarında da bu böyledir, en iyi futbolcu hep en son topun başına geçer. You Tube'da da böyledir, herhangi bir konu hakkında bir video izlediğimizde en dikkat çekici noktayı hep videonun sonunda izlemiş oluruz. Mesela yolculuğa çıkacak olan birisinin vedalaşma anını düşünün, en sona en sevdiğini bırakır.. Kitaplar da böyledir benim için. Oğuz Atay'ın okuyacak olsam; ilk Korkuyu Beklerken, Tehlikeli Oyunlar, Eylembilim gibi kitaplarını okurum, Tutunamayanlar'ı en sona bırakırım. Zülfü Livaneli okuyacaksam ilk Serenad'ı okumam. Yaşar Kemal okuyacaksam ilk İnce Memed'i okumam ya da John Steinbeck okuyacaksam ilk Gazap Üzümleri'ni okumam. Kısacası yazarın zirve kitabıyla başlamam. Ahmet Hamdi Tanpınar için bu durum böyle olmadı maalesef. Ahmet Hamdi Tanpınar denilince akla gelen ilk şey Saatleri Ayarlama Enstitüsü'dür. Huzur, Aydaki Kadın, Mahur Beste gibi kitaplarını okuduktan sonra okumak isterdim bu kitabı ama öyle olmadı..
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Saatleri Ayarlama EnstitüsüAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 202341,8bin okunma
484 syf.
·
Puan vermedi
İronik trajedi
Acı ve katı gerçekler karşısında, sevginin aşkın sevdanın yaşatılma mücadelesine çevrilmiş yüksek çözünürlüklü bir hassas kamera ile elde edilen çekimlerin sözcüklere aktarılmasından oluşan mükemmel bir eser. Yazarın eserdeki son cümlesinde belirttiği gibi ‘’Çünkü ancak hikayesi anlatılan insanlar var oluyordu.’’ İşte var kılmak istediklerini eserdeki Maya karakteri üzerinden bizlere sunan yazar aslında Maya suretinde bir ayna kullanarak yansıtıyor bu var kılma mücadelesini. Yani bilmemizi istiyor var kılmak için. Ve evet artık biliyoruzki (Günümüzde de pek değişmemiş gri devlet politikaları ) devlet politikalarının acımasızlığı ve katılığı böylesine durumlarda diğer devletlerle ortak payda da hemencecik buluşabiliyorlar maalesef. Ve işin garibi, yaklaşık 83 yıl önce yaşanılan bu trajedinin mağdurlarının çocuklarının ve torunlarının günümüzde benzer trajedilerin oluşmalarını sağlamaları da ayrı bir ironi ayrı bir trajedi…
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2015136,9bin okunma
280 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Kardeşimin Hikayesi - Zülfü Livaneli Gel gelelim yine aşırı övülüp bende aynı duyguyu yansıtmayan kitaplardan birine daha. Daha baştan hevesinizi kırdım farkındayım ama hemen açıklamaya başlıyorum. Kitap gözlerden, insanlardan uzak bir köyde işlenen bir cinayeti araştırmaya gelen genç bir kadın gazeteci ve ona bilgi vermek amaçlı beraber vakit geçirmek zorunda kaldığı Ahmet Arslan arasında geçiyor. Cinayeti araştıran gazeteciye kendi ikizinin başından geçen tuhaf hikayeyi anlatmaya başlayarak genc kadının dikkatini çeker ve yanında kalmasını sağlar. Ahmet Bey etrafındaki herkes tarafından tanıdığımız en tuhaf insandı cümleleri ile anlatılır. Kitabın sonunda Ahmet Bey , gazeteci kadına ikizi hakkındaki bütün hikayeyi anlatmış olacaktır. Ama bizi ise bambaşka bir son beklemektedir. Şimdi buraya kadar anlatınca çok merak uyandırıcı geldi değil mi? Aslında bana da öyle geldi ama kitaptaki Ahmet bey ile gazeteci arasındaki hikaye dışındaki sohbetler bana çok basit geldi. Kardeşi ile ilgili olan kısmı anlatacaksa diğer hikayeyi neden kurguladı dedim. Tamam gazetecinin köye gelmesi için bir hikayeye ihtiyaç vardı ama o cinayet , kurgusu ve sonu beni tatmin etmedi. Kardeşinin hikayesi ise sonunda epeyce şaşırttı beni. Genel olarak okuduğum diğer iki kitabı olan Kaplanın Sırtında ile Balıkçı ve Oğlu 'dan kurgu olarak daha güzeldi ama bayılamadım açıkçası. Ben sanatçı kişiliğini çok seviyorum ama okuduğum 3 romanı da beni tatmin etmedi doğrusu. Serenad da aşırı övülüyor. Bir şans da ona vereceğim. Ben aşırı sevemedim ama niye okudum da demedim. Karar sizin efendim.
Kardeşimin Hikayesi
Kardeşimin HikayesiZülfü Livaneli · İnkılap Kitabevi · 2021105,6bin okunma
Reklam
481 syf.
·
Puan vermedi
Bir kız çocuğunun büyümesi ne zaman biter acaba? İlk adet gördüğünde mi, 18 yaşını doldurunca mı, evlenince mi, saçına ilk ak düşünce mi? Bence hiçbiri değil. Bir kız çocuğu büyümez, kaç yaşına gelirse gelsin asla büyümüş gibi hissetmez kendini. Olağanüstü kalemiyle Zülfü Livaneli harikalar yaratıyor
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020136,9bin okunma
481 syf.
10/10 puan verdi
Bu kitaba 10 puan az kalır gerçekten. Kendi adıma okumak için çok geç kalınmış bir eser ve Livaneli'nin imza kitabı falan olabilir kesinlikle! Şiddetle tavsiye ediyorummmm :)
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020136,9bin okunma
481 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Bir Livaneli klasiği olan serenadı elinize aldığınızda bitirene kadar bırakmak istemediğiniz bir başyapıt 60 yıl önceki yaşanan önemli ve sıkıntılı bir süreci ele alıyor Okumanızı tavsiye ederimm
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020136,9bin okunma
416 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
"Tarihî Nitelikte Bir Aşk Hikâyesi..."
Maya Duran , İstanbul Üniversitesi'nde Halkla İlişkiler bölümünde çalışan , eşinden boşanmış tek çocuklu bir kadındır. Maya , üniversite tarafından Prof.Maximilian Wegner adlı bilim insanını karşılama görevine tâbi tutulur. Bu vazife dolayısıyla da Maya'nın hayat akışı bambaşka bir yere gider. Maya oğlu Kerem'i mutlu edebilmek için , evini rahat bir şekilde geçindirmek için çabalayan bir kadındır. Yeri geldiğinde tasarruf yapan yeri geldiğinde de harcamalarını çoğaltan bir grafiği vardır. Onun hayatındaki en önemli amacı Kerem'in mutlu olabilmesidir. Eski eşi Ahmet , oğlunu sadece hafta sonları canı istediğinde görmektedir. Maya , oğluna karşı hem anne hem baba rolünü üstlenmektedir. Kerem; bilgisayar ve pornografi bağımlısı , içine kapanık , ergenliğin getirmiş olduğu duygu değişimini , özgüvensizlik problemi vb. sorunlar yaşayan bir çocuktur. Prof. Max ile tanıştıktan sonra Maya'nın hayatı baştan sona kadar değişir. Artık işten eve evden işe kafasından çıkar. Hayatında anlam aramaya başlar. Struma felaketinden etkilenen ve sevdiği kadın Nadia ile acıklı aşk hikâyesini dinlediği Max sayesinde dünyaya ve topluma olan bakış açısı değişir. Roman aslında tarihî bir romandır. Fakat ismine bakıldığında çoğu kişi aşk romanı zannedebilir ki ilk başta ben de öyle sanmıştım. Fakat Livaneli , karakterlerin otobiyografik şekilde yer vererek İkinci Dünya Savaşı yıllarını , 1942'de yaşanmış Struma felaketini , Hitler'in faşist politikaları , Alman-Yahudi çatışmalarını mükemmel bir şekilde işlemiştir.
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · İnkılap Kitabevi · 2021136,9bin okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.