Bir şey haddini aşarsa zıddına dönüşür
Sayfa 50 - Klasik
" "Allah'ın benimle göndermiş olduğu ilim ve hidayet hali şuna benzer: Tıpkı bol bir yağmur bir araziye isabet etmiştir. Bu arazinin bir parçası suyu kabul etti de çayır ve bol otlar yetiştirdi. Diğer bir parçası da suyu yuttu. Allah da,o su sebebiyle insanlara fayda verdi. O sudan insanlar içtiler,hayvanlarını suladılar,ekin yetiştirdiler. O arazinin bir kısmı ise çıplak kayalıktır;su tutmaz ve ot bitirmez." Hazreti Peygamber ilimden faydalananları birinci kısım araziye,başkasına fayda sağlayanları ikinci araziye ve bu iki faziletten mahrum kalanları da üçüncü kısım araziye benzetti."
Sayfa 52
Reklam
Cinler onu duyar duymaz hemen kendi kavimlerini haberdar etmeğe koştular ve «Doğrusu hidâyet eden acaib bir Kur'ân duyduk» ona îmân ettik» (72 -Cin: 1, 2) dediler. Ona inanan muvaffak oldu. Onunla hükmeden hükmünde sâdık oldu. Ona sarılan hidâyete erdi. Onunla amel eden kurtuldu.
Mutasavvıflar
Onların ilimlerinin özü, nefsin yokuşlarını aşmak ve nefsi kötü huylardan ve çirkin vasıflardan temizlemektir. Böylelikle kalpten Allah'tan başka her şeyi çıkarıp onu Allah'ın zikriyle süslemeyi hedeflemektedirler.
Sayfa 129Kitabı okudu
Mutasavvıfların, yaşantı ve hâl insanları olduklarını, laf düşkünü kimseler olmadıklarını iyice anladım.
Sayfa 133Kitabı okudu
Şunu iyice anlamıştım: Ahirette mutlu olmak ancak, takva üzerine yaşamak, haramdan uzak durmak ve nefsi kötü arzu ve isteklerinden alıkoymakla mümkündür. Bütün bunları sağlayacak olan en temel şey de kalbin dünyadan ilgisini kesmektir. Bu da bir gurur ve aldanış yurdu olan dünyadan el çekmek, ebedilik yurdu ahirete yönelmek, bütün varlık ve benlikle Allah'a dönmek suretiyle olacaktır.
Sayfa 133Kitabı okudu
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.