Dere kıyısında oturuyordum bir gün. Derenin şırıltısını dinliyordum. Kuşların, ağustosböceklerinin seslerini.. Birden ne oldu dersin? Bir an gözlerim açıldı ve dünyayı gördüm. Dereyi, kavak ağaçlarının yeşilini, hatta bir kuş bile gördüm.
... Sonra yine kapandı gözlerim. Dünya zifir zindan oldu. Hep neyi düşünürüm, bilir misin? Acaba sahiden açılmış mıydı gözlerim, yoksa bir düş müydü gördüğüm?...
... keşke o bir an açılmasaydı gözlerim diyorum. O günden sonra içime öyle bir keder oturdu ki, yerimde duramaz oldum. (Ağlamaklı) Ah, ne güzeldi o an, ağaçlara sarılmak, koşup dereye girmek, o kuşu öpmek istedim.