Biz güzel günler, da­ha yaşanası bir dünya baharı beklerken asit yağmurla­rı yağmaya başlamıştı.
Sayfa 47
Korona günlerinde baharı beklerken!
"Madem ben henüz dışarı çıkamıyorum, bari bahar içeri gelsin."
Sayfa 59 - İş Bankası Yayınları, 2020Kitabı okudu
Reklam
Uzağa bakmak gözlerini kısıp beklemek bir şeylerin gelmesini bir şeylerin olmasını beklemek baharı beklemek, kışı, güzü aybaşlarını beklemek bir türlü doğmak bilmeyen günü beklemek ölümü beklerken geçiyor hayat sen de farkındasın, biliyorum kaç kez ölüp gidiyoruz yaşarken aynalarda kalıyor cesetlerimiz
baharı beklerken yanılmış bir ağacın rüzgârıyım
292 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 11 days
Bir dönemin acı tarihine tanıklık eden Gökçer Tahincioğlu'na ait 'Kiraz Ağacı 'nı okuduktan sonra gözünüzde saklı kalan son gözyaşını da bırakıyorsunuz. Daha adil bir yaşam için mücadele veren bir gençliğin ölüm orucuyla girdikleri mücadele ve sonrasında yaşananların ele alındığı hüzünlü bir konuyla hikâye okura ulaşıyor.
Kiraz Ağacı
Kiraz AğacıGökçer Tahincioğlu · İletişim Yayınları · 2020183 okunma
“Yukarıdan jetlerin gümbürtüsü ve sesler, her yer ateş, duman ve sis içinde. Aşağıda çocukların çığlıkları; anne ve babalarının feryatları… Tarih yine kendini tekrarlıyor; zamanlardan bir zaman gibi .” Bu ağıttaki hikâye, 16 Mart 1988'de Halepçe şehrinde başladı. Nevruz'a sayılı günler kalmıştı. İnsanlar, baharı beklerken önce korkunç sesler, sonra da kokular yayıldı. Kokular öylesine güzeldi ki insanları cezbediyordu. Daha derinden solumak için pencerelerini açıp, dışarıya çıkıyorlardı. Ne yazık ki hiçbiri farkına varamamıştı; soludukları şeyin ölüm olduğunu. Çünkü solumak için dışarıya atılan her adımda elma kokulu gazlar insanların yüzünü gözünü bir anda yakıyor, oldukları yere yığılıveriyorlardı. İlk gözlemlere göre en az 5000 kişi ölmüş, en az 10.000 kişi yaralanmıştı. #UNUTMA #UNUTTURMA #HalepçeKatliamı #16Mart1988
Reklam
291 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.