1921 Anayasası
1921 Anayasası aslında radikal, kısa ve saltanatın biteceğini hissettiren bir beyanname olup âdeta Cumhuriyet’in örtülü bir ilanıydı. 24 maddelik kanunun ikinci maddesi, Hâkimiyet-i Milliye’nin esas olduğunu belirtiyordu. Daha da önemlisi üçüncü maddede devletin adı kesindi; “Türkiye Devleti Büyük Millet Meclisi tarafından idare olunur” denmektedir. Süleyman Hayri Bolay Hoca’nın “dirayet tefsiri yapan bir öncü” diye selamladığı Elmalılı Hamdi Hoca, Taha Akyol’un da vurguladığı gibi, Hâkimiyet-i Milliye’nin hilafete üstün (faik) olduğunu belirtmiştir. Yeni düzeni kabul edenler arasında bu gibi medreseliler de vardı.
Hepimizin iki gözü var, fakat bir görürüz. Yani gözümüz bile ikiliği, çokluğu bire çevirip bizim birliği görmemizi, göstermemizi, birlikte yaşamamızı telkin ediyor.
Sayfa 361Kitabı okudu
Reklam
Allah'ın kurdurduğu ve koruduğu bir medeniyet çöker mi? Elbette çökmez.
Sayfa 352Kitabı okudu
"Günümüz Batı uygarlığının hastalıkları: kurnazlığı zeka, yozlaşmayı hürriyet, rezaleti sanat ve sömürmeyi yardım olarak isimlendirmesidir."
Sayfa 346Kitabı okudu
Batı uygarlığı, kendisi değer diye koyduğu şeyleri çiğneye çiğneye büyüdü, dünyaya hakim oldu, sömürdü, öldürdü...
Sayfa 344Kitabı okudu
"Bu âdem dedikleri El, ayakla baş değil Âdem manaya derler, Surat ile kaş değil."
Sayfa 322Kitabı okudu
Reklam
294 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.