"Dışardan bir köpeğin inleyen sesleri geliyor kulağıma...Yatağımdan kalkıp dışarı çıkıyorum. Kapımda can çekişen zehirlenmiş, bir sokak köpeğiyle karşılaşıyorum... Sarılıyorum köpeğe...Sarılıp ağlıyorum...Sarılıp ağlıyorum şehrin bütün ışıklarına...Özlenip de yaşanmamış her şey adına...Paranın o kara örtüsü altında gizlenip duran bütün o korkak, o zayıf, o çaresiz aşklar adına...Öldürmüyor bu acı beni...Ne tuhaf öldürmüyor seni bu hayatından kurtarıp, özlediğin o uzak yerlere gidemeyişimiz... Yaşadığımız onca şey öldürmüyor..."