Gerçi dünyadaki bütün işler değersiz, başkaları istiyor diye kendi tutkusunu, kendi gereksinimini dikkate almadan, para, onur ve başka şeyler uğruna kendini yiyip bitiren insan her zaman budalanın biridir.
Kalbime küçük ve hasta bir çocuğa bakar gibi bakıyorum her arzusunu yerine getiriyorum.
Bunu başkalarına söyleme; bundan dolayı beni ayıplayacak insanlar çıkabilir.
Her ağaç, her çalılık çiçeklerden bir demet sanki, güzel kokular deryasında oradan oraya
süzülebilmek ve bütün yiyecekleri içlerinde bulabilmek için insanın mayısböceği olası geliyor.
Ah insanın kendinden yakınmaya hakkı olabilir mi! Başaracağım, sevgili dostum, sana söz veriyorum,
kendimi düzelteceğm, her zaman yaptığım gibi yazgımızm
karşımıza çıkardığı ufak tefek sıkıntıları artık tekrarlayıp dur
mayacağım; içinde bulunduğum anın tadını çıkaracağım, geç
miş benim için geçmişte kalacak.
Bazı eski şairlerin yazdıklarını okuyorum. Tıpkı kendi yüreğimi önümü açarak okumuş gibi oluyorum. Çok acı çekiyorum! Ah, acaba benden önce bu denli acı çeken insanlar olmuş mudur?