479 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Kitabın adı:Küçük Ağa Yazarın adı:Tarık Buğra Sayfa sayısı:479 Kahraman küçük ağa çok güçlük çekti. İncecik bir imamdı ama içi büyük bir heyecanla doluydu vatanı için yerinde duramayan genç Hoca gizli gizli vatan için çalışmalar yapar ama bazı istemeyenler vardır ölümle tehdit ederler bir gün kaçar yok olur genç kız doğum yapar Hoca çocuğunu göremeden gider Geri Dönemez adı İstanbul'lu Hoca idi ama olur Küçük Ağa. Küçük Ağa neler mi yapar neler neler Şiddetle tavsiye ederim alın okuyun okutturun Türkiye'nin geçmişi hakkında çok güzel bir kitap.
Küçük Ağa
Küçük AğaTarık Buğra · İletişim Yayınları · 201510k okunma
375 syf.
·
Not rated
Senin için bin tane olsa yakalarım
"Ve ansızın, Hasan kulağıma fısıldadı: senin için, bin tane olsa yakalarım..." "İlkokul birinci sınıf kitabımı bile okuyamayan Hasan, beni rahat rahat okuyordu." "İyilik bu toprakları terk etti; ölümlerden kaçmanın yolu kalmadı. Ölüm, her an, her yerde ölüm." "Afganistanda çocuk çok ama çocukluk
Uçurtma Avcısı
Uçurtma AvcısıKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2021166k okunma
Reklam
Dedeağaç 1912 Müslüman mahallesinde oturan, tanıdığımız bir ailenin evine giren Bulgar başıbozukları paralarını vermeleri için bir karı kocayı sıkıştırırken, mahallenin en güzel çocuğu olan altı yaşındaki Nuri yattığı minderin üstünde: "Anneciğim korkuyorum" diye seslenir ve titrerken Bulgar başı­bozuğu elindeki tüfeğin süngüsünü zavallı çocuğun karnına sokmuş ve öldürmüş. Küçük bir otel işleten ve Hancı Rasim Ağa denilen kendi halinde zararsız kırkbeş yaşlarındaki adam Ermenilerin ihbarı ile ve güya gönüllü askerlik yapmış­tır töhmetiyle aynı meydana getirilmiş, elleri bağlanarak arkasından süngülenmeye başlanmış. Rasim Ağa, dört beş süngü yediği halde ayakta durmakta devam etmiş of bile dememiş yalnız: "Vurun kahpe gavurlar vurun" diye bağırmış.
REŞADİYE SÖZCESİ..135 dörtlük
Bu ne bir destandır, ne de methiye, Ne bir güzelleme, ne de reddiye, Yöremize ait sözce bir sözlük, Hediyem olsun tüm Reşadiye’ye! -------------1-------- Babalara "ağa", anaya "abu", Sivrisinek; " üyez", zehire "ağu", Kaldıraça "küskü" , duvara "çamdu", Ilık yere "umuk"
Bu görünüşü yaşadıkça unutamayacağını birdenbire anladı. Bu mana her zaman içinde bulunacaktı. Ciğerlerindeki hava gibi. Nefes aldığını fark etmeyecek, fakat daima nefes ala­caktı ya, onun gibi. Arada sırada, bazan çok nefis bir bahar sa­bahında, bazan çürümüş leşlerin arasında nefes almakta oldu­ğunu anlayacaktı ya, tıpkı onun gibi unutmadığını, bu mana­nın içinde yaşadığını anlayacaktı.
Yola tek çıkmaya kalkıyorsun. Tek olan yenildi mi, biter. (TARIK BUĞRA / Küçük Ağa)
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.