Bir düşünsene, gerçekten de dünyaya Ermeni bir aileden gelmişsen, kırım yıllarında kendilerine sığınan Ermeni ailelerini teslim etmeyen Dersim ahalisinin başına dünyayı yıktın.
Sabiha - Karin Karakaşlı
…evim kumdan kaleymişçesine hoyrat bir elin darbesiyle yıkıldığında, güzelim sahilim için de “Oralar artık sizin değil” denildiğinde kalakaldım. Hazırlıksızdım. İnsan yok oluşa nasıl hazırlayabilir kendini?
“Sadece kendimi var etmek istedim her şeyimle. Hepsi bu. Kimsenin bana saldırmasına gerek yok aslında. Kendi olma mücadelesi yeterince büyük bir ceza.”
Söylesene, neden kırlarda değilim, neden neşeyle koşmuyorum, üzerimde tül gibi incecik bir elbise. Yabani çiçekler, usul usul akan bir dere, baharın, tazenin kokusu, aşk… Hepsi de bana çok fazla uzak.
Kendi ülkemde bir acının yabancısıyım. Bu öyle insanın kendini karşısındakinin yerine koyup da anlayacağı, içinde hissedeceği cinsten bir şey değil. Elin İsviçrelisi onca deneyimiyle o an buralara benden çok daha ait.
Kendi korkumu hatırladıkça yüzüm kızarıyor utançtan. Oysa ölümüne gerçekti benimki de. Yine de burada, tüm korkuların korkulduğu ve artık korkulacak hiçbir şeyin kalmadığı bu yerde, insanları taşlaşmış, taşları tozlaşmış bu yerde benim yaşadıklarım nasıl da önemsiz ve şımarıkça kalıyor.