Bir Kayıp Şehir Romanı
"İnsanlar önce kılıfa aldanıyorlar.Paketin içindeki önemli değil,paket güzel mi? Güzel.Bunun için beni insan yerine koymayanlar, bir takım elbiseye aldandılar."
Nemesis KitapKitabı okuyor
Gerçek şu ki, her ne zaman dün yanın uzak kısımlarında ziraatle geçinen ilkel bir toplum bulun a, bunların nesillerden beridir astronomlar veya kesin bir takvim olmadan da yaşayıp karınlarını doyurdukları görülmüştür. Takvimin çok eski çağlarda ziraate dayalı bir toplum tarafından değil bir şehir toplumu tarafından icat edildiği de kesinleşmiş bir olgudur.
Reklam
Mescidi Aksayı Gördüm Düşümde
Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde Bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu Varıp eşiğine alnımı koydum Sanki bir yer altı nehr çağlıyordu Gözlerim yollarda bekler dururum Nerde kardeşlerim diyordu bir ses İlk Kıblesi benim ulu Nebi’nin
192 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 6 hours
☆SPOİLER☆ Bu ciltte; Bizimkiler bir köye giderken bir rahip ile karşılaşırlar koyün rahibi Sein'in bir maceracı olmaya niyeti yoktur, ancak uzun süredir kayıp olan bir arkadaşını bulma arzusu onu kuzeye yaptıkları yolculukta Frieren'in partisine katılmaya yönlendirebilir. Frieren'in Kuzey Platosu bölgesine girmek için gereken birinci sınıf büyücü sertifikasını alabileceği büyülü şehir Äußerst'e doğru yola çıkıyorlar. Frieren'in ısrarı üzerine Fern de sertifika sınavına girmeye karar verir ve beklenmedik bir rekabetle karşı karşıya kalır…
Frieren: Beyond Journey's End, Vol. 4
Frieren: Beyond Journey's End, Vol. 4Kanehito Yamada · Shogakukan · 20211 okunma
Mescidi Aksa
Mescid-i Aksa'yı gördüm düşümde Bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu Varıp eşiğine alnını koydum Sanki bir yer altı nehr çağlıyordu Gözlerim yollarda bekler dururum Nerde kardeşlerim diyordu bir ses İlk Kıblesi benim ulu Nebi'nin
Kayıp kavramı hem evrensel hem de çok kişiseldir. Örneğin, yakın ve sevilen birinin ölümü, ayrılıklar, yaşlanma, sağlık yitimi gibi durumlar hemen herkes için bir kayıptır. Bazı kişiler içinse şehir değiştirmek, terfi etmek, okuldan mezun olmak, çocuk sahibi olmak bile bir kayıp anlamı taşıyabilir. Çünkü mezuniyet öğrenci olma, çocuk sahibi olmak ise çocuksuz bir insan olma durumunun kaybıdır aynı zamanda. Yani yaşamdaki her değişiklik ve seçim, içinde bir kaybı da barındırır. Bu noktada, bu türden değişiklik veya seçimlerin bir kayıp olup olmadığı kişisel değerlendirmeye bağlıdır.
Sayfa 54 - İkinci Bölüm - Depresyon Neden Olur?Kitabı okuyor
Reklam
Mescid-i Aksa
Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde Bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu Varıp eşiğine alnımı koydum Sanki bir yeraltı nehr çağlıyordu Gözlerim yollarda bekler dururum Nerde kardeşlerin diyordu bir ses İlk Kıblesi benim ulu Nebi’nin
Ama Maya uygarlığı her nasıl ve nerede geliştiyse, bilginler M.Ö. ikinci bin yılı bu uygarlığın "Klasik Öncesi" dönemi ve en çok geliştiği "Klasik" döneminin başlangıcının ise M.S. 200 civarında olduğunu düşünmektedirler; M.S. 900'lerde Maya ülkesi Pasifik kıyısından Meksika Körfezine ve Karayiplere dek uzanmaktaydı. Bu birçok asır içinde Mayalar, anıtsal boyutları ve yaratıcı mimarisi bir yana piramitlerinin, tapınaklarının, saraylarının, meydanlarının, stellerinin, heykellerinin, yazılarının ve süslemelerinin bolluğu, çeşitliliği ve güzelliğiyle de hem bilginleri hem ziyaretçileri etkileyen pek çok şehir inşa ettiler. Duvarlarla çevrilmiş birkaç şehrin haricinde Maya şehirleri aslında yöneticiler, zanaatkarlar ve tacirlerden oluşan bir nüfusun çevrelediği, geniş bir kırsal nüfusun desteklediği açık uçlu tören merkezleriydiler. Birbirinin ardılı her bir hükümdar bu merkezlere ya yeni yapılar eklemişler ya da daha öncekilerin üzerine bir soğana yeni bir zar eklermiş gibi daha büyük binalar inşa ettirip eskilerini büyütmüşlerdi.
Selanik’i derin bir acı ve özlemle düşledi: “Kayıp şehir,” dedi, “acılarımızın anası, yüreğimizin incisi.”
Sayfa 151 - YKY 6. Baskı Istanbul Şubat 2020Kitabı okudu
Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde Bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu Varıp eşiğine alnımı koydum Sanki bir yer altı nehr çağlıyordu Gözlerim yollarda bekler dururum Nerde kardeşlerim diyordu bir ses İlk Kıblesi benim ulu Nebi’nin Unuttu mu bunu acaba herkes Burak dolanırdı yörelerimde Mi’raca yol veren hız üssü idim Bellidir kutsallığım şehir ismimden Her yana nur saçan bir kürsü idim Hani o günler ki binlerce mü’min Tek yürek halinde bana koşardı Hemşehrim nebi’ler yüzü hürmetine Cevaba erişen dualar vardı Şimdi kimsecikler varmaz yanıma Mü’minde yoksunum tek ve tenhayım Rüzgarlar silemez gözyaşlarımı Çöllerde kayıp bir yetim vâhayım
Akif İnan
Akif İnan
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.