Bin yıldır yaptığımız tek şey balık peşinde koşmak. Artık yaşamak için bir nedenimiz olmalı; öğrenmek, keşfetmek, özgür olmak gibi.
Cennet bir yer, bir mekân değildir, bir zaman dilimi değildir. Cennet öğrenmektir, mükemmelliktir.
En doğru yasa bizi özgürlüğe götürecek olandır.
Eğer ne yaptığını iyi biliyorsan her zaman başarırsın. Başarmak için ne yaptığını bilmek gerekir.
Gözünle gördüklerine sakın inanma. Görünenlerin hepsi sınırlıdır. Anlayarak bakmaya, bildiklerinin ötesine geçmeye çalış. O zaman uçmanın anlamını da daha iyi öğreneceksin.
Düşüncelerinize vurulan zinciri koparın o zaman bedeninizin de özgürlüğe kavuştuğunu göreceksiniz.
Uzaklığı yenince hep aynı yerdeyiz zamanı yenince hep aynı anın içindeyiz.
Düşündüğün herhangi bir yere yetkin hızla ulaşabilmek için aha şimdiden oraya ulaştığına inandırmalısın kendini.
Yaşamak için başka bir amacımız var, öğrenmek, yeniliklere kucak açmak, özgür olmak.
Yüce bir yaşamın amacını, anlamını görüp onun peşinde koşan bir martıdan daha sorumlu biri var mıdır?