Babam ilk haftalığını getirdiğinde annem sevincinden havalara uçuyor. Bakkala çakkala, manavdaki o tatlı İtalyan adama borçlarını ödüyor ve başını dik tutabiliyor. Çünkü hayatta birine borçlu olmaktan daha kötü bir şey olamaz.
Babam bir iş bulduğunda annem çok mutlu oluyor, en sevdiği şarkıyı söylüyor.
Herkes anlayabilir neden seni öpmek istediğimi,
Elbette öpmek isterim seni,
Bu gerçek olabilir mi? Senin gibi biri
Beni sevebilir mi? Sevebilir mi beni?
Karnım aç. Bir şeyler yemek istiyorum, ama buz kutusunda suda yüzen lahana yapraklarından başka bir şey yok. Babam asla suda yüzen bir şeyi yeme, demişti. Çürümüştür.
Ebe O’Halloran, Tanrım diyor.Bu çocuk zaman tünelinden geçti. Başı Yeni Yıl’ dayken, kıçı eski yıldaydı! Yoksa, tersi miydi? Ebe O’Halloran anneanneme, bu çocuğun tam olarak hangi yılda doğduğunu Papa’ ya sorması gerektiğini söylüyor.