Roman tekke, tarikat, dergahları eleştirir. Bu dönemde bu gibi yerlerin sayısı fazlaydı fakat doğru bulunmayıp zamanla kapatılmış.
Açıkçası bu gibi yerlere bende karşıyım. Camilerimiz var toplanıp ibadet ettiğimiz, ne gerek var bu gibi yerlere. Ben bu noktada kendi görüşümü belirttim.
Roman 1921 yılında gazetede yayınlanmaya başlar ancak tepkiler
Bazı kitapların devamını okumayınca ben de hep bir yarım kalmışlık olur. Aklımda kalan soruların cevabını bulmak için mutlaka okumalıyım. Bu kitap da benim için öyle olanlardan. Serinin birinci kitabı olan Kılıç Yarası'nı okumamış olsaydım bunu da hiç merak etmeyecektim. Ama bir kere Kılıç Yarası'nı okumuş bulundum. İkincisinden kaçış yoktu benim
Nabi'nin Surnâmesi gibi eski büyük kalemlerin evlenme, düğün dernek, sünnet gibi önemli ve eğlenceli olayları anlatan, halkın katıldığı, masrafları bol, şölen, tören, eğlence ve gösterileri betimleyerek anlatan kitaplar geliyor. Zaten
allahın bana bu oğlu vatanı kurtarmak için gönderdiğine inanıyorum.
okumuş olduğum
Ana Türk adlı kitapta yazar zübeyde hanımın hayatına, geçirdiği hastalıklara, aile yaşamına detaylı olarak eğilmez.
bunun yerine kitabın yazarı
Ümit Doğan zübeyde hanımın soyuna, ali rıza efendi ile evliliği ve çocuklarına, ali rıza beyin vefatına, zübeyde hanımın ikinci evliliğine ikişer üçer cümle ile değinip kitapta anlattıkları
Ulu Önderimiz, Baş Kumandanımız Mustafa Kemal ATATÜRK 'ün annesi Zübeyde Hanım'ın ölümünün 95.yıl dönümüdür bugün.Kendisi Ankara'ya yerleştikten bir süre sonra bu şehrin sert iklim koşullarının sağlığını olumsuz etkilemesinden dolayı tedavi amacıyla geldiği şehrimiz İzmir'de 14 Ocak 1923’de vefat etmiştir. Güzel İzmir'imin aşık olduğum semti