Sen ey duygudan yoksun kadın Kulak ver ağıtına rüzgârın.
Bu göğün altında balık olan biziz Ağaçlar denizlerin yosunu
Reklam
Bize, yeneceksiniz, dediler, boyun eğdiğinizde. Sevdik ve küllerle karşılaştık. Boyun eğdik ve küllerle karşılaştık. Bize, yeneceksiniz, dediler, sevdiğinizde. Bize, yeneceksiniz, dediler hayatınızdan vazgeçtiğimizde.. Vazgeçtik hayatımızdan ve küllerle karşılaştık
Bakan, ne kadar istesen seçemeyeceğin bir noktaya durmadan bakan gözler: Senin ruhun olmaya savaşan O ruh. Artk sessizlik bile senin değil değirmen taşlarının dönmez olduğu bu yerde
Sunaklar yıkılmış Dostlar unutulmuş Hurma yaprakları çamur içinde Bırak, bırakabilirsen, dolaşsın ellerin Ufka değen gemiyle Zamanın buluştuğu bu dönemeçte Zarlar yere çarptğı zaman Kargı zırha çarptığı zaman Gözler yabancıyı tanıyıp Sevgi kuruduğu zaman Sönen ruhlarda; Çevrene bakıp Her yerde biçilmiş ayaklar Her yerde ölü eller Her yerde sönük gözler gördüğün zaman; Artık istediğin ölümü bile Seçemediğin Zaman Hakkın olan Büyük bir çığlık, Bir kurt uluması olsun duymadan Kopar kendini aldatıcı zamandan Ve bat, Koca taşları taşıyanlar nasıl batarsa.
Çırılçıplak bulduk kendimizi, elimizde Kefeleri haksızlığı gösteren terazi.
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.