Mutsuzluğun ve sonsuz bir mutluluğun Mürekkebinde ölüyor, yeniden doğuyoruz
bir ip, kalbimizin terâzisinde bembeyaz bir nehrin kanlı izinde dertleri âteşe yazılanların âhını koyar mı belâ közünde
Reklam
“Sesler tutuşurken susar mı diller Arş’a dokunacak bir nidâ söyle”
gecenin örtüsünü sıyırıp yüreğimden ayağa kalkmalıyım başımı okşa duâlarınla, anne ayağa kalkmalıyım en derin uçurumlarından evlerimizin
dermânını yeryüzünde bulana değin savaşacağım ben bu gamın bu derdin
sen bir rüyâya mahkûmsun ben imtihânın içinde bu nasıl bir kanlı belâ direniyor başım hâlâ
Reklam
Tutunmuş ince bir dala Direniyor başım hâlâ Ölüm bizde her gün kâmil Ölüm her an vuslattadır Ölüm bizde oluk oluk Kanla çizilen harita Bir ümmetle uzlettedir
Ama bütün bu mükemmelliğe rağmen, bana kalırsa piyanonun asıl albenisi, Beth o güzelim siyah beyaz tuşlara sevgiyle dokunup parlak pedallara basarken etrafına toplananların yüzlerinde oluşan mutluluktu.
Bir hayâlin en içli baharını umarken Sığındığı yerde ölüyor insan
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak. Kanadı kırık kuş merhamet ister. Ah senin yüzünden kana batacak. Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.