Devlet’i Kim, Nerede, Ne Zaman, Nasıl Yazdı? -2
Bir hayli kalmıştı yandaki odada; güneş de batmak üzereydi. Gelir gelmez oturdu, fazla bir şey konuşulmadı artık. On birlerin adamı içeri girdi. Sokrates’in önüne gelerek: “Sokrates,” dedi, “sen başkaları gibi değilsin; onlara hâkimlerin adına zehri içmelerini söylediğim zaman kızıyorlar bana, küfrediyorlar. Sen buraya gelmiş insanların en
Aniden gelen soğuma hissi diye bir gerçek var.
Reklam
İçimdeki bu duygusal soğuma o kadar tuhaftı ki...
Aniden soğuma.. nefret etmekten bile güçlüdür
“Aniden gelen soğuma nefret etmekten on kat daha güçlüdür. Öfke bir zaman sonra diniyor ama soğudunmu bir daha eskisi gibi olmuyor”
... matbaanın keşfinden beri mimarinin yavaş yavaş kuruduğunu, köreldiğini, içinin boşaldığını görebilirsiniz. Suyun alçaldığı, özsuyun çekip gittiği, dönemlerin ve halkların düşüncesinin ondan uzaklaştığı kolayca hissedilebiliyor! Mimariden soğuma on beşinci yüzyılda belli belirsizdir, o dönemde henüz güçsüz olan matbaa kudretli mimariden en fazla bir yaşam kıvılcımı sızdırır. Ama on altıncı yüzyıldan itibaren hastalığı ilerleyen mimari toplumu yeterince ifade etmez; sefilce klasik sanat kılığına bürünür, Galyalı, Avrupalı, yerliyken, Yunanlıya ve Romalıya; gerçek ve çağdaşken sahte antiğe dönüşür. İşte Rönesans olarak anılan bu çöküş yine de muhteşemdir, çünkü eski gotik deha, Mainz'in o devasa baskı makinesinin ardında batmakta olan o güneş, son ışınlarını bir süre daha Latin kemerlerinden ve Korint sütunlarından oluşan o melez yığının üzerine göndermeye devam eder. Bu batan güneşiyse seher sanırız. Yine de diğerleri gibi tek bir sanat haline dönüşüp, eksiksiz, egemen, baskıcı bir sanat olma özelliğini yitiren mimarinin diğer sanatları elinde tutacak gücü kalmamıştır. Mimarinin boyunduruğundan kurtulup özgürleşen bu sanatların her biri kendi yolunu çizer. Hepsi de bu ayrılıktan kazançlı çıkmış, yalıtılmışlık her birinin yücelmesini sağlamıştır. İşlemecilik heykelciliğe, minyatür resme, ayin ilâhileri müziğe dönüşür. Mimari adeta İskender'in ölümüyle her biri kendi krallığını ilan eden vilayetlerden oluşan bir imparatorluğa benzer. Böylece göz kamaştırıcı on altıncı yüzyılın görkemli sanatçıları olan Rafael, Michelangelo, Jean Goujon, Palestrina'nın dönemleri başlar.
Sayfa 195 - 196, 12. Basım, Haziran 2019
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.