Abdülhak Hamîd Tarhan, harf inkılabından sonra ismi 'Hamit' diye yazılmaya başlayınca dostlarına dert yanarmış:"Âhir ömrümüzde ismimizin sonuna bir 'ham' bir de 'it' getirdiler"
"Mezar taşı yazıları;
Abdülhak Hamit Tarhan: "Dışı sükût ile zâhir, derûnu mahşerdir...''
Ahmet Hamdi Tanpınar: "Ne içindeyim zamanın, Ne de büsbütün dışında.."
Tâhirü'l-Mevlevî:
"Eli boş gidilmez gidilen yere
Rabbim boş gelmedim ben suç getirdim
Dağlar çekemezken bu ağır yükü
İki kat sırtımda pek güç getirdim."
Hüve'l-bâkī: (ölümsüz ve ebedî olan sadece O'dur.)"
Abdülhak Hamit Tarhan
Kuvâ-yı Mustafa Kemal!
Dehâ-yı Mustafa Kemal!
Sayfa 25 - Toplumsal Dönüşüm YayınlarıKitabı okuyor
Eşinin cenazesindee tanışıp aşık olduğu kadınla evlenen Abdülhak Hamit Tarhan aslında benim.
Uzadıkça kısalan şey nedir? Ömürdür. [ABDÜLHAK HAMID TARHAN, 1852-1937]
Sayfa 30Kitabı okudu
