“ulusal tiyatro” dedim de aklıma geldi. Herhangi bir araştırmacımız, hiç de yabana atılmayacak önemdeki ulusal tiyatromuz üzerinde daha geniş, yeni incelemeler yapsaydı, çok hem de pek çok yararlı olurdu. Sonraları hapishanemizin tiyatrosunda seyrettiğim tuluatın yalnızca bizim mahpusların eseri olduğuna bir türlü inanamadım. Bunlar ağızdan ağza geçmiş birtakım tekerlemeler, eski kuşağın yenisine bıraktığı gülünç konular, hoş buluşlar olmalıydı.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları