_Aristo ile Hegel, diyalektiği oldukça geniş biçimde incelemiştir. Oysa asıl diyalektik, bugünkü doğabilim için en önemli düşünme biçimidir, çünkü ancak o, doğada ortaya çıkan evrim süreçleri, genel olarak iç bağıntılar ve bir araştırma alanından ötekine geçiş için benzeşimler ve bununla birlikte açıklama yöntemleri verir.
_Boşinanların en boşu,
_Işık bekliyor, fakat karanlığa sığınıyoruz. İncil
_Karanlığa lanet etmektense, bir mum yakmalıyız.
_Neyin doğru olduğu umurumuzda mı? Fark ediyor mu?
_Gerçek bilgelik, sınırlarımızı bilmekte yatar
_Can sıkıcı ve sevimsiz görünse de bilimsel yöntemin önemi, bilimsel bulgulardan çok daha büyüktür.
_Edilgen taraf, baskın tarafın yanılsamalarına
Demirci (Manisa) merkezli olmak üzere Gördes (Manisa), Simav (Kütahya) ve Sındırgı (Balıkesir) arasında ve hatta bu bölge dışındaki komşu ilçelere uzanan; düşmanın işgaline direnen milletin (Kuvay-i Milliye) destanının Batı Anadolu’daki bir bölümünün anlatıldığı; içinde Akıncılar Kumandanı Kaymakam İbrahim Ethem (Akıncı), Gördesli Makbule, Serezli
Sivil Örümceğin Ağında her gün yeni ilmikler örülürken görüldü ki gizli işgal önünde sonunda açık işgale dönüşecektir. Askeri işgaller sanal olamaz.Saldırılara fantazilerle kurgulanmış savaş kitaplarıyla karşı konulamaz. Yüreklerinde özgürlük ve bağımsızlık ateşi sonmeyenler yeni saldırıya karşı direneceklerdir.
Miller yoludur Hak yoludur tuttuğumuz yol
Ey Hak yaşa ey sevgili millet yaşa var ol
Zulmün topu var güllesi var kal'ası varsa
Hakkin da bükülmez kolu dönmez yüzü vardır.
Okurken bir anda romanın içinde kayboluyor ve kendinizi bir kahramanın siluetinde görüyorsunuz.
Bir bakmışsınız İbrahim Ethem Bey olmuşsunuz, bir bakmışsınız Halil Efe, Parti Pehlivan ya da Asker Makbule, Dudu Kadın olmuşsunuz. Ama mutlaka biri oluyorsunuz. Çünkü o kadar sarsıcı, o kadar sürükleyici... Bir anda gerçek savaşın ortasında