O günden beri durup dururken içimi bir bunaltı kaplar, soluklarım daralır. yaşamaktan usanırım. Her şey bana saçma gelir....Çoluk çocuk...Vatan millet... buralara düşmanların girmesi... Dostluk... Okuma yazma....Her şey.... 'Hafakanlar boğuyor!' derler ya kadınlar.... İşte öyle...
Sayfa 492 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Millî şuurun uyanık olduğu yerlerde doktorlar sahte rapor vermez. Okula gelmeyen öğrenci hastaydım diye yalan söylemez. Millî şuurun olduğu yerde hiçbir zaman yalan söylenmez. Kadınlar ve erkekler aşkı, millet ve vatan duygularından üstün tutmaz. Sancak kutlanır ve saygı görür. Milli renkler her zaman ululanır. Bayrak katlanmak için bile yere değdirilmez. Atalar mezarlarında hayvanlar otlamaz ve hele fâhişeler ve yabancı kanı taşıyanlar orada zina yapacak kadar müsâmaha görmez. Küçük büyüğün, öğrenci öğretmenin, memur amirin aleyhinde söz söylemez. Kadınlara saygı gösterilir. Kadınlar kokotloşmaz.
Milli Şuur UyanıklığıKitabı okudu
Bu ülkede, temiz yürekli, duygulu ve candan insanlar vardı. Zenginin kapısı fakire açık ve gurbet yolları, sonunda mutlaka bir sıcak yurda ulaşacaktı. Orada, bütün kadınlar ana, bütün kızlar kardeş ve bütün çocuklar evlâttı. Oranın taşı arkadaş, yoksulluğun derecesi bence malûmdu. Faka,t bu maddi yoksulluğun içinde bir manevi varlık bulacağını
Millî şuurun olduğu yerde
Kadınlar ve erkekler, aşkı, millet ve vatan duygularından üstün tutmaz.
Sayfa 70 - ÖTÜKEN YAYINLARIKitabı okudu