“Su alıp batmadan, dibe çökmeden ve rotasından sapmadan yaşayabilmek için insanın çok iyi bir muhasebeci olması gerekir. sadeleştirin, sadeleştirin!.”
"Gerçekler yıldızlar gibidir, karanlık çökmeden görünmezler."
Sayfa 46 - İthaki Yayınları, 2021Kitabı okudu
Reklam
Gülüyoruz. Oysa ölümümüz başından beri tasarlanmış. Gülüyoruz. Oysa çürüyüp kokuşmamız kaçınılmaz. Gülüyoruz. Oysa çökmeden önce ayaktayız. Bu akşam. Yarın değil öbür gün. Dokuz bin yıl sonra. Daima.
224 syf.
1/10 puan verdi
Sınavda kağıdımı dolu göstermeye çalışıyorumdur: Sabah Uykum
YouTube kitap kanalımda Sabah Uykum kitabını okumadan ölebilirsiniz dedim: ytbe.one/cZco9tl4rBs "Sabah uykusu kadar sevebileceği biri lazım insana." (s. 3) Binlerce kişi tarafından okunmuş ve 303 kişi tarafından 10 puan verilmiş bu kitabın içinde neler yazıyor hadi hep beraber bakalım... İncelemeyi okurken yanınızdan sabah
Sabah Uykum
Sabah UykumAhmet Batman · Destek Yayınları · 201311,1bin okunma
İbadet yerleri
Oysa insanlar nasıllardır, biliyor musun? Duyguları için de bir ev inşa etme ihtiyacı duyarlar. Duygularına kendi içlerinde, yüreklerinde sahip olmak yetmez onlara: Onları dışarıda da görmek, onlara dokunmak ister ve bu yüzden onlar için de bir ev inşa ederler." Bu zamana dek Tanrı inancımı içimde, kendi bildiğim şekilde taşımak bana yetmişti. Başkalarının inancına saygı duyduğum için de kiliseye girmek isteyen Bibi’ye daima engel olmuştum; gel gelelim yalnız onu sokmamakla kalmıyor, kendim de girmiyordum. Başkalarının inşa ettiği bir eve gidip diz çökmek yerine, duygumu, inancımı kendi içimde taşıyor ve diz çökmeden, ayakta durarak muhafaza etmeye çalışıyordum. Richieri'de artık tefeci olarak bilinmek istemediğimi söylediğimi duyan karımın kahkahalarıyla yaralanan içimdeki yaşayan nokta, hiç şüphesiz Tanrı idi: İçimdeki Tanrı, yaralandığını hissetmiş ve yine içimdeki Tanrı, diğerlerinin Richieri’de beni tefeci olarak anmalarına artık tahammül edemez olmuştu.
Nasıl huzur içinde, üzülmeden giderim? Yok, ruhum sızlamadan ayrılamam bu kentten. Surlarının içinde ıstırapla kıvrandığım günler uzundu.. ve uzundu yalnız geçirdiğim geceler; kim acısından ve yalnızlığından pişmanlık duymadan terk edebilir ki ıstırabını? Ruhumun çok fazla parçasını saçtım bu sokaklara ve bu tepelerde çıplak gezinen hasretimin çocukları da bir o kadar fazla; omuzlarıma bir ağrı ve yük çökmeden uzaklaşamam onlardan. Bugün üstümden çıkarıp attığım kıyafet değil, Kendi ellerimle yırtıp parçaladığım bedenimin ta kendisidir.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.