"Ah, ona hiç kimse Türkler gibi layık değildi. Türkler ki kan dökerek orayı zapt etmişler ve orada yüzyıllarca kanlar ve gözyaşları dökerek yaşamışlar ve bütün düşman hücumlarına, ta Ayestefanos'a kadar gelen Ruslara, Çatalca'ya dayanmış Bulgarlara, Çanakkale'ye kadar çıkmış İngilizlere, Fransızlara karşı kıyıla kıyıla orayı savunmuşlardı."
Z VİTAMİNİ Olay Örgüsü 1999 yılının son günüdür. Saat 19'da İsmet İnönü Bakanlar Kurulunu toplamıştır. Hasan Âli Yücel başbakan, Ahmet Emin Yalman Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı, Falih Rıfkı Atay Millî Eğitim Bakanıdır. İnönü'nün kardeşi Rıza ve oğlu Ömer de bakanlar arasındadır. Kabinede hayali isimler de vardır. İçişleri
Reklam
ATSIZ’IN HİKÂYELERİ: Hikâye, Atsız'ın sanatında en az yer bulan bölümdür. Ömrü boyunca sadece beş hikâye yazmıştır. Onların da dördünü 1931 yılında yayımlamıştır. 1941'de yazdığı beşinci hikâye ise Bozkurt dergisinin Temmuz 1941 tarihli 11. sayısında yayımlanmış, fakat bu sayıda dergi kapatılmıştır. Beşinci hikâye ancak 1966 yılında
Hayriye Hanım, yurda döndükten sonra kimi zaman kendisini ziyaret eden gazetecilerle konuşmuş ve Talat Paşa ile ilgili anılarını anlatmıştı. Onun en sevinçli olduğu günü şöyle anlatacaktı: “Çanakkale zaferini haber aldığımız an sevinçten kendinden geçer gibi olmuştu. Hiç unutmam, yatak odasında idik. Hayriye öyle planlarım var ki, Ah şu harbi kazandığımız gün, bilsen ne olacak. Büyük Türk milleti hak ettiği hürriyetine kavuşacak. İnkılaplar yürüyecek, taa Cumhuriyete kadar. “
Burda her an bir güneş devrilirdi toprağa Cebindeki mektupla kucaklaşan askerin Yanık bir türkü olur âh çeken dudakları
Çanakkale bal gibi geçildi arkadaşlar. Ah şu medya! Ah şu televizyon! Bak Gregorcum, dünyada ne kadar arıza varsa, altından ya İngilizler ya Yahudiler çıkar: medyayı ele geçirmişler: istedikleri gibi at koşturuyorlar memlekette. Fakat "Muîni zalimin dünyada erbâb-ı denaettir / Köpektir zevk alan sayyâd-ı bî-insafa hizmetten." Aman sayın başkanım, bunları böyle söylemekle Nobel'i şimdiden kaybettiniz. Kişiliğimi kaybetmekten iyidir be Gregor. Ama iddia ediyorum: dünyada ne kadar sorun varsa altından ya İngilizler ya Yahudiler çıkar.
Sayfa 121
Reklam
-Ah mösyö, İngiltere'ye kendimizi ne olursa olsun affettireceğiz. -İngilizler aflarını isteyenlere versinler mösyö, affı zalimler değil mazlumlar verir. Çanakkale'de dövüşürken ne asi ne esirdik. Namuslu bir millet gibi dövüştük, öldük, öldürüldük. Ne zamandan beri ve hangi milletle savaşılırda mağlup olduğunda katil denir? -İngiliz kanıyla Türk kanı bir mi madam? - Mikroskop altında İngiliz kanını görmedim. Rengi bizimki kadar kırmızı mı yoksa mavi mi, bilmiyorum. Fakat Turk kanı ateş gibi sıcak ve kırmızıdır.
Mehmet Akif ERSOY 'Çanakkale Şehitlerine'
Şu Boğaz Harbi nedir? Var mı ki dünyâda eşi? En kesîf orduların yükleniyor dördü beşi, -Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya- Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya. Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı! Nerde -gösterdiği vahşetle “Bu: Bir Avrupalı!” Dedirir- yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi, Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yâhud
Çanakkale Şehitlerine
Şu Boğaz Harbi Nedir? Var mı ki dünyada eşi? En kesif orduların yükleniyor dördü beşi, -Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya,
442 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.