Nasıl ki toplumsal dönüşüm; hisseden bir kalpten düşünen bir akla doğru evrildiyse, çocuk eğitimi ve algısı da hissetmekten akletmeye doğru değişen bir süreçle çıkar karşımıza… Anne-baba tavırları, çocuğun ölen kuşu için taziyeye giden bir hissedişten; ölen kuşu yerine yenisini almayı teklif eden bir akledişe doğru değişir. Akılla çözüme ulaşılacağını düşünmenin, kalbî melekeleri körelttiği fark edilmeden her adımda akla danışma hatasında bulunulur.
Çok mutluydu kadın. Dünyanın nasıl bir yer olduğu konusunda hiçbir fikri yoktu. Sadece iyi düşünen, güzel bakan çocuksu bir yanı vardı. Yirmi yaşına kadar her şeyden bihaber olarak yaşadı. içinde hep saf duygular besliyor, dışarıda çocukların oyunlarına katılıyor ve hep şarkılar söyleyerek dans ediyordu. Sonra... Sonra aşık oldu kadın. Saftı, bihaberdi olacaklardan. Kalbi gibi temiz sevdi. Heyecanlıydı. Daha da çocuk oldu sevilince. Haberi yoktu; sevgisiyle sınanacaktı. Ve bir gün yitirdi tüm çocuksu duygularını. Büyüdü kadın. Kendinde olmayan duyguları keşfetmeye başladı. Özlem yerini öfkeye, aşk yerini nefrete, heyecan yerini kırık bir kalbe bıraktı. Işıl Işıl gözlerinde tahammülsüzlüğün soğuk karanlığı vardı artık. Bu değildi o, buna dönüştürüldü. Midesinde uçuşan kelebekler bir anda dikenli tel örgülere dönüştü. Öyle ya aslında hiçbirimiz mutsuz değiliz, hepimiz sadece sevdiklerimizin ittikleriyiz karanlığa. O kız çocuğu artık kadın oldu, kendisinden çalınan duygularıyla. Afalladı. Daha önce güçlü olmaya hiç ihtiyaç duymamıştı. Savunmasızlık ne demek, kandırılmak ne demek, kalp ve hayal kırıklığı, güvensizlik ne demek bilmiyordu. Hazır da değildi o yüzden. Büyüdü kadın ama kendi değildi artık. Arayacak arayacak ama bir daha kendine hiç rastlamayacaktı...
Reklam
198 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
Çizgili pijamalı çocuk Kitabı nasıl anlatacağımı bilmiyorum. Dehşet derecede mükemmeldi. Fakat bu kitabın çocuk kitabı kategorisine koymalarını anlayamadım. Çünkü kitap çok derin ve her yaş grubunun okuması gerektiğini düşünüyorum. Savaşın yıkıcılığını her sayfada hissettim. Özellikle
Çizgili Pijamalı Çocuk
Çizgili Pijamalı ÇocukJohn Boyne · Tudem Yayınları · 202139,7bin okunma
Çok mutluydu kadın. Dünyanın nasıl bir yer olduğu konusunda hiçbir fikri yoktu. Sadece iyi düşünen, güzel bakan çocuksu bir yanı vardı. Yirmi yaşına kadar her şeyden bihaber olarak yaşadı. İçinde hep saf duygular besliyor, dışarda çocukların oyunlarına katılıyor ve hep şarkı söyleyerek danslar ediyordu. Sonra.. Sonra aşık oldu. Saftı. Bihaberdi
Fakat şeytanın tasallutu işte. Aydınlık her birinin kalbinde karanlığa kendisini öyle kolay terk etti. Gizli bir elin bıraktığı kara bir benek hepsinin süveydasında büyüdükçe büyüdü. Bir ses usulca hepsinin kulağına, inanma, diye fsildadı, inanma, bu bir yalandır. Kardeşleri, kalplerine inen bu sesin geldiği yeri merak bile etmeden, önce alçak sesle, sonra giderek çoğalan bir nefes halinde, dediler: Yalancı düş ha! Bakın hele, şimdi iki kere suçlu olan şu Yûsuf'a. Önce, bizden çok sevildi. Bizden çok sevildiyse, bizden çok fark edilmek için gayret sarf etti demek ki. Üstelik böyle yaparak babamız Yakub'a da bir suç ortaklığı armağan etti. Bu bir. Şimdi de görmediği düşleri gördüm diyor. Hem öyle düşler ki bunlar, doğruluğundan bir an emin olsak durmaz önünde secde ederdik, ama bu sadece bardağı taşıran son damla. Artık bir çare bulmalı, bir son vermeli bu oyuna. Öyle ki babamızı da kurtarmalı bu suç ortaklığından. Kalbini oğulları arasında adaletle pay etmesini sağlamalı. Bütün bir ögleden sonra kimi çok öfkeli, gözü dönmüş kimi, kimi daha temkinli, mutedil kimi. Ama neticede hepsi baba yüreğinden kendince adalet isteyen bir çocuk kalbi. Her kötülük bir mantıkla başlardı nasılsa.
"işten gelen birişçiye, sakın pis deme.Elbisesinde çalışmasının izleri var demelisin.Bunu aklında tut ve küçük duvarcıyı sev.Çünkü o senin arkadaşın, aynı zamanda bir işçinin oğlu."
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.