Bizler yetişkinler olarak pek farkında olmasak da çocukların dünyasına hiç olmadık zamanlarda müdahil oluyor ve farklı boyutlara araladıkları hayal kapılarını birer birer yüzlerine kapatıyorduk. Henüz bebekken çocuklarımıza tuttuğumuz takımın zıbınını giydiriyor, "İşte doğuştan filan takımlı," diyorduk. Okula başladıklarında "Çocuklar, okul bizim evimiz, yuvamız," diyerek dem vuruyor "Ama bizim istediğimiz yerde bizim istediğimiz kişiyle oturacaksınız," diye tembihliyorduk... Çocuğumuz pembe bir oyuncak beğense büyük bir görevi yerine getirircesine kendimizi ortaya atıyor "Hayır, o kızlar için, sen mavi olanı almalısın," diyerek renkleri bile cinsiyetlerine göre beğenilerine sunuyorduk... 23 Nisan gelince "Çocuklar bugün sizin bayramınız, Atatürk bu günü size armağan etti," diyerek söze başlıyor, "Yalnız bizim istediğimiz gibi kutlayacaksınız," diye bitiriyorduk... Ardından da "Bu çocuklar neden kendi başlarına planlarını yapamıyor, gelecek için neden bir hedef belirleyemiyor?" diye yakınıyorduk. Çocukları ne zaman ses vereceği belli çalar saatlere dönüştüren bizdik aslında ama yaptıklarımızın onları nasıl etkilediğini bilmiyorduk. Onların yerine koşunca, onların yerine yapınca, onların yerine düşünce ve onların yerine düşününce çocuklara iyilik ettiğimizi zannediyorduk...
Sayfa 234 - Nemesis KitapKitabı okudu
112 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
BABAYLA YAŞARKEN YETİM HİSSETMEK
İnsan ailesinden beklediği desteği arkasında bulamadığında tüm dünya tarafından alkışlansa bile içinde bir eksiklik, yetersizlik hisseder. Kafka'nın yaşadığı şeyi de buna benzetiyorum. Hayatındaki baba figürü hep baskın, kontrol sahibi, kısıtlayıcı, aşağılayan, hor görücü rolleriyle karşısına çıkmış. Hayatını bütünüyle etkileyen babası ona
Babaya Mektup
Babaya MektupFranz Kafka · Can Yayınları · 201941,1bin okunma
Reklam
120 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
110 sayfanın insan üzerinde bıraktığı derin etki... Çeşitli aile üyeleri, sosyal hizmet çalışanı, öğretmenler, müdürler, jandarma ve polis... Onlarca farklı insanın sözde "ellerinden geleni" yaptıklarını okuyoruz. "Artık sorumluluğu başkaları üstlenir, biz elimizden geleni yaptık." Gerçekten yaptınız mı?! Yapsanız Diana'nın sonu böyle mi olurdu! Diye haykırmak istedim. Ev, bir çocuğa güven ve mutluluk vermeli. Ancak bu kitapta evlerin bazı çocuklar için zulüm ve mezar olduğunu görüyoruz. Bu sadece bir çocuğun romanı değil. Bu dünya üzerinde susturulmuş ve "sakar(!)" diyerek yaftalanmış onlarca, hatta yüzlerce çocuğun romanı. Sessiz kalmamak, sözde "sakar" diye adlandırılan çocukların yaralarını görüp yüz çevirmemek, maske takıp kibarlık adı altında şiddetin her türlüsünü uygulayan ebeveynlere kanmamak, işi artık başkası takip ediyor diye sırt çevirmemek için okuyun, okutun. Küçücük, güçsüz bir çocuğu dâhi koruyamayacaksak neden büyüyor ve neden meslek sahibi oluyoruz? En acısı da böyle solup giden çocukların varlığını bilmek... Şuan bile, ben bu satırları yazarken hayatının başında yaşama gözlerini yuman onlarca çocuk var. Acı ama bizim gibi vahşi insanların yaşadığı bu dünyanın gerçeği... Herkes "insan" olamayacağı gibi herkes "ebeveyn" de olamaz.
Sakar
SakarAlexandre Seurat · Metis Yayınları · 2023620 okunma
İki Kere Farklı Çocuklar Kimdir?
Hem üstün zeka olup hem de özgül öğrenme güçlülüğü bulunan çocuklardır. İki kere farklı çocuklar, özellikle dikkat, iletişim, sözel olmayan beceriler hafıza, gibi alanlarda sorun yaşamaktadır. Bu sorunlar üstün zekâlılıklarını maskelemekte, kuvvetli olduğu yönler sıklıkla fark edilmemektedir. Özgür öğrenme güçlüğü olan ve üstün zekâlı olan çocuklar bir alanda dikkat çekici bir yetenek ve performans gösterirken başka bir alanda engelleyici bir zorluk yaşayan çocuklardır. Birbiriyle son derece çelişkili özellikler taşıyan bu iki durum bir çocukta bir araya gelmesi onun anlaşılmasını zorlaştırmakta ve okul hayatında başarısız olmasına neden olmaktadır.
Sayfa 83 - PsikonetKitabı okuyor
7/10 puan verdi
+360
Daha rahat bir yaşam sürebilmek ve bu yaşantıyı devam ettirebilmek adına ülkenin belli başlı zengin kadınları ile mantık evlilikleri yapan Fyodor Pavloviç Karamazov'un bu evliliklerden dünyaya gelen Dmitri, İvan ve Aleksey adında birbirinden farklı karakterlere sahip üç oğlu bulunmaktadır ve bu çocuklar Rus adetleri gereği annelerinin
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202335,1bin okunma
Bir bayram sabahına uyanıyorum, sıradan bir sabaha uyanır gibi. Oysa bayram sabahlarına her zaman farklı uyanılırdı. Neşe, coşku, sevinç, heyecan, mutluluk… Dünyada güzel olan ne kadar duygu varsa içinde barındırırdı bayram sabahları. Aklıma gelen bir düşünceyle portmantoya koşuyorum. Kapağı açıyorum büyük bir beklentiyle. Stilettolar, sneakerlar,
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.