Bir adam, herhangi bir adam mavi Akdeniz’in bir adasından kalkıp Paris’e geliyor, dostları ve işi yok, şanı ve şöhreti yok, gidip o dizginsiz iktidarı sıkıca tutuyor, sertçe sağa sola savuruyor ve dizginliyor; tek bir kişi, bir yabancı, bir çift çıplak elle Paris’i ele geçiriyor, ardından Fransa’yı ve sonra da bütün dünyayı.