MESNEVİDEN PEDAGOJİK TELKİNLER
Keyifle okuduğum kitaplar arasında bu kitap. Hani çok sevdiğiniz bir çaycıda hergün içtiğiniz bir çay gibi. Az az, keyifle ama hergün. Bazı kitaplar elimde böyle uzun kalır ama maalesef bitti.
Yazarı Doç Dr. Süleyman Doğan. Kendi dilinden bu kitap şöyle; “bu hikâyeler halkta bir karşılık bulursa pratik hayatta müyesser olur, etkili olur. Birincisi, bu hikâyeleri okuyanlar model görürler, “Bunu ben de yapabilirim, tam bana göre.” diyebilir, modelleme olur, telkin olur. İkincisi de ayna olur; yani okuduğunda, “Tam beni anlatıyor.” der, âdeta şifa bulmuş gibi bir bilgi dağarcığına ulaşmış olur.” Her ikisine de katılıyorum. Okuyarak çevremdekilere okuduklarımının model olmasını istiyorum çünkü insan olarak doğabilirsiniz ama insan olarak kalmak hüner ister, emek ister. Okuduklarımı anlamaya çalışarak da “hayatımı anlamlandırmaya” çalışıyorum. Varşova’da bir Türk marketi var buranın entelektüel, ressam bir çalışanı var. Her gittiğimde bir hikaye okurdum, çok severdi. En çok o üzülecek.
Kitaba gelirsek; “Her bir kuş tek başına bir inciri yutamaz.” Bir serçe, inciri tek başına yutabilir mi? Parçalaması lazım. Bir leylek belki yutabilir. Onun için, hepsine anlayacağı bir lisansla, anlayacağı bir dille, kabiliyetine göre anlatır. İşte kitap herkese kendi seviyesine uygun örneklerle, hayatın kullanma kılavuzun veriyor. Kim mi istifade edemez bu kitaptan. Kibirliler. Çünkü onların başkalarından alacakları bir şey yoktur.