' ' Şu dünyanın kötü günlerinde bir de evin içini alt üst ederek hayatı bir kat daha berbat etmek ne yazıktı. ' '
Sayfa 234 - İstanbul Fetih Cemiyeti - İstanbul Enstitüsü Neşriyatı, 1964.
' ' Muhakkak o saadet ve sürur rüyâ idi... ' '
Sayfa 225 - İstanbul Fetih Cemiyeti - İstanbul Enstitüsü Neşriyatı, 1964.
' ' Hekim görmeyen, ilâç bilmeyen hazımlı, vekarlı, güler yüzlü, tatlı dilli eski zaman adamı; bu ferâhlığı, bu genişliği, yalnız evinin içine değil, hayatının bütününe getirmek, dünyanın mihveri kabul etmek suretiyle de bu günkü insanlardan daha mes'ut ve daha kazançlı değil miydi? ' '
Sayfa 213 - İstanbul Fetih Cemiyeti - İstanbul Enstitüsü Neşriyatı, 1964.
' ' (...)Kadir kıymet bilmek en ilerde bir vasıftı. ' '
Sayfa 210 - İstanbul Fetih Cemiyeti - İstanbul Enstitüsü Neşriyatı, 1964.
' ' (...)Cehâlet hastalıktır ve üstelik, sarî bir hastalıktır; bulaşır. ' '
Sayfa 194 - İstanbul Fetih Cemiyeti - İstanbul Enstitüsü Neşriyatı, 1964.
Eğer Küçük Hanım sevmesini bilen bir kadın olsaydı, bu ateş parçası gibi yanan ve yakan adama ölesiye âşık olabilirdi.
Sayfa 85 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okudu