Sihirli halı, doğal bedenin duyusal ve psişik değerini gösteren mükemmel bir simgedir. Uçan halı motifinin göründüğü peri masalları, kültürümüzde bedene yönelik çok-da-bilinçli-olmayan tutumu taklit etmektedir. İlkin, sihirli halının çok sıradan olduğu ve çok da değerli olmadiği düşünülür. Ama onun sık dokunmuş tüyleri üstüne oturup “Yüksel” diyenler için halı aniden titrer, biraz yükselir, havada süzülür ve sonra hızla uçarak uzaklaşır; binen kişiyi farklı bir yere, merkeze, farklı bir bakış açısına ve bilgiye taşır. Bedenin de -örneğin, müzik dinleme, sevilen birinin sesini duyma ya da belli bir kokuyu alma gibi-uyamklık, farkındalık ve duyusal deneyim hallerinde, bizi başka yerlere taşıma yeteneği vardır.
(Dipnot: Sihirli halı öykülerinde, halının durumuna dair birçok farklı anlatım vardır: Kâh kırmızı, mavi, eski, yeni olur, kâh Iran, Doğu Hindistan halısı olur; İstanbul’dan gelir, öfkesini ondan alan küçük, yaşlı bir bayan tarafından satın alınır vb.
Sihirli halı Ortadoğu’nun harika masallarında merkezi bir arketipsel motiftir. Birine “Prens Hüseyin'in Halısı” denir, “Prens Ahmet'in Öyküsü”ne benzer ve Binbir Gece Masalları içinde de geçer.
Ayrıntı Yayınları
Başlamadan önce sonunu düşün, ilerlemeden önce nasıl geri döneceğini düşün.
İran Masalları Hakkında-2 | Kubilayhan Yalçın..
Ahmet Yaşar Ocak, Osmanlı İmparatorluğunda Marjinal Sufilik: Kalenderîler adlı çalışmasında şöyle diyor:
*
“Hacı Bektaş-ı Veli’nin tıpkı Barak Baba gibi, yarı çıplak, saçı sakalı, kaşları kazınmış, ama uzun ve gür bıyıkları olan bir Haydari şeyhi olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Hiç şüphesiz bu portre, klasik Bektaşi ikonografisinde iyice yer
…iyilikten anlamayan adamlarla münasebet kurma.
Hükümdarların yanında tedbirli ol zira onlar alev gibi parlayan ve etrafı yakıp yıkan ateşe benzerler.
Fidan ek ki ileride yaşlı bir ağacı kesmeyi bekleyebilesin.
Sayfa 48Kitabı okudu
