<<önsöz>>
Ferit Öngören, İstanbul'dan Çizgiler'de şunları söyler, "Gerçekte, Orhan Kemal ile İstanbul'u dolaşmalarımız, bir kahveden diğerine yürümek oluyor. Kahvehane, ona bir sıla yeri. Suskun yürüyüşlerden sonra kahveye girer girmez neşeli, konuşkan biri kesilişine bakın. Orhan Kemal topluma, konularına bir kahve penceresinden bakar gibidir. Oturduğumuzda diğer masadakileri, pencereden geçenleri, eserlerindeki tiplere göre bana bir tanıtışı var. Konularına bir aydın bilgiçliği ile eğilmeyişi ayırıcı özelliklerinden."
Sayfa 10 - 1. Basım: Aralık 2021 - Everest Yayınları
Birçokları için o da mazide kaldı..
"Yarım kilo kuru fasulye, iki yüz elli gram etle fokur fokur kaynamış kocaman bir kuru fasulye tenceresinin başında milyonerlerin çokluk bulamayacakları neşeli saatleri bulmak az mutluluk mu?"
Reklam
İktidarlar vaat ederler, bizler yazarız, birtakım insanlar da vaatlerin gerçekleşmesini beklerler. Günler, haftalar, aylar geçer. Oylar verilip alınır, yeni iktidarlar yıpranır, yıpranan iktidarlar yıkılıp gider. Yenileri vaatlerle gelirler... Bu böylece sürer.
Sayfa 135Kitabı okudu
"Demek," dedi şoför, "dertlerimizi yazacaksınız?" "Evet, dertlerinizi." "Kime duyurmak için?" "İlgililere." Omuz silkti: "Ne çıkacak be beyim? İlgililer bilmiyorlar mı sanki dertlerimizi? Yeniden öğrenince çare mi bulacaklar?" Daha bir başkası lafa karıştı: Cıgara kutularının ardına milletin derdini yazan çoook milletvekili gördük. " Bir kahkaha. " Sonra da kutularla birlikte..."
Sayfa 85 - everest yayıneviKitabı okudu
"Sabahları güneşi üstüne doğurtmadan, kahvaltını edemeden, çoğu günler karını uykuda bırakıp düş yollara. Neden? Vaktinde işbaşı yapabilmek, kendinden nefret ettiren ev sahibinin suratıyla karşılaşmamak için!"
Sayfa 5 - everest yayınlarıKitabı okudu
Pencereden gördüğüm istanbul'dan birkaç çizgi. Bu çizgiler giderek siliniyor yerini başka resimlere terk ediyor. Fotoğraf değişirken insanlarda değişiyor.
Reklam
87 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.