Buradakiler kötü insanlar değil; bilakis, bir bakıma iyilerin bir tür son örneği.
Sayfa 37
1/10 puan verdi
Bu kitabı para verip alsaydım kesin şu anda ağlıyor olurdum... Kesinlikle artık kitapların ilk cümlesine kanmayacağım. Her ne kadar kitaplar hakkına iğrenç sözünü kullanmak istemesem de bu kitap bana "Hayatımda okuduğum en iğrenç kitap" dedirtmeyi başardı. Kitabı 30 sayfa zor okudum, kaç gündür elimde süründü. Belki güzel bir kitaba başlasam şimdiye kadar iki veya üç kitap biterecekken şuan kendimi zorlayarak okumaya çalışmama rağmen yarım bıraktığım bir kitap oldu. İlerleyerek okuyayım belki okunacak hale gelebilir dedim ve 100/150 sayfa atlayarak okudum; daha da iğrençleşti. Resmen üvey iki erkek kardeşin arasındaki çekişmeli kız muhabbeti (anladığım kadarıyla) yok biri bazı yetilerini(!) kaybetmiş de bu konularda iyi olan üvey kardeşi ona eski takıldığı arkadaşlarını getiriyor, ortam ayarlıyormuş. Yazdıkça nefretim çoğalıyor kitaba karşı. Kitaplığımda bile tutmayacağım direk geri dönüşüme.... Beğendiğim bir kitaba inceleme yazayım desem bu kadar satır yazamazdım... Yolunuz güzel kitaplara düşsün.... İyi okumalar...
Başarı
BaşarıMartin Amis · Gendaş Yayınları · 20162 okunma
Reklam
Bir akşam bana kavgalı yazarları bir araya aynı rafa koymamaya karar verdiğini açıkladı. Mesela Borges'le , Arjantinlinin 'Profesyonel Endülüslü' olarak tanımladığı Garcia Lorca'yı yan yana koymaya cesaret edemiyordu. Her ne kadar bu durum onu koleksiyonundaki her bir cilde verdiği numaraları göz ardı etmeye mecbur kılsa da iki yazar arasındaki intihal suçlamalarına dayanarak Shakespeare'in bir eserinin yanına Marlow'unkini de koyamazdı. Elbette Martin Amis'in bir kitabının yanına Julian Barnes'ınki gelemezdi, yahut daha sonra kavgaya tutuşan iki arkadaş Vargas Llosa ile Garcia Marquez'in romanları da yan yana duramazdı asla.
·
Puan vermedi
Okunmuyor bir türlü. İki kez başladım, ısrarla ilerlemeye çalıştım ama olmadı. Isınamadım kitaba ve üzülerek yarım bırakıyorum. İlerde bir gün belki tekrar denerim.
Görüş Evi
Görüş EviMartin Amis · Yapı Kredi Yayınları · 201022 okunma
Hayatın, gezegenimizdeki birikiminden yola çıkarsak intihar mektuplarının sayısının intihar vakalarından daha fazla olduğunu söyleyebiliriz. Bu açıdan intihar mektupları şiire benzer: yeteneği olsun olmasın hemen herkes şiire ucundan kıyısından bulaşmıştır. Her ikisini de kafamızda yazıyoruz çünkü...
Bu gezegende korku, başı dik gezer. Korku büyük, sert ve yere sağlam basan adımlarla yürür. Korku biz yeryüzündekilerin üzerinde yumruğunu hep hissettirir.
Reklam
165 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.