Peygamber Efendimiz'inde söylediği gibi cennet annelerin ayakları altındadır. Peygamber efendimiz bu hadisi şerifinde annelere ve kadına çok değer verdiğini göstermiştir.
Sizin hayırlınız, kadınlarına hayırlı olandır.
Hatice hocamın toplumsal konuları bir dantel gibi işleyip dile getirmesi beni çok gururlandırıyor.
Atasözleri ve deyimlerle kadına dair olduğu zaman cinsiyet ayrımcılığının fazlaca öne çıktığını fark ediyoruz.
Bunlardan bazıları;
"Kadının şerri şeytanın şerrine eşittir. "
"Kadın erkeğin şeytanıdır ."
"Kadın erkeğin elinin kiridir."
"Kadının bir aklı, erkeğin dokuz aklı vardır. "
Kadını küçümseyen yukarıdaki birkaç deyimi sizde okudunuz ve nekadar aşağılayıcı bir davranış. Bu deyimleri bu kullanan kişileri bir anne doğurmadı mı?
Kadınlar erkekleri mutlu etmeyi sever.Virginia Woolf'un dediği gibi kadınlar yüzyıllar boyu ,erkeğin maddi ve manevi görünümlerini, gerçek boyutlardan üç dört kat büyük gösteren sihirli bir güce sahip mucizevi aynalar olarak bugünlere geldi. Bunun sonucu olarak erkekler de kendilerini gerçekten o devasa boyutta gördüler. Oysaki kadınlar bırakın dev aynasını, doğal görünümlü bir aynada kendilerini bir erkeği gördüğü gibi görseydi ne kadar güçlü olduklarını çoktan fark etmiş olacaklardı.
@dokmenhatice
@destekyayinlari
#öğretilmişcinsiyet
https://1000kitap.com/dilhunn__
#masalkitapligii
Ben sevmediğim şeyleri insan olsun bir eşya olsun canlı ya da cansız fark etmez umursamayarak belli ederim öyle umursamam ki adını bile unuturum. İnsanlar sevmiyorum, istemiyorum, benden uzak olsun vs dedikleri şeyleri ağızlarından düşürmüyorlar. Bu sevmemek değil başka bir şey çünkü sevmediğin şeyle işin olmaz. İnsanların bu tavrını atasözleri şöyle açıklıyor "kedi ulaşamadığı ciğere murdar dermiş"
Büyük başarılar, büyük hayallerle başlar. Saltık-nâme, Türk milletinin cihan hakimiyeti hayallerinin temel taşlarından biridir. Bu eser yazıldıktan çok kısa bir zaman sonra Osmanlı Devleti batıda Viyana önlerine kadar giderek üç kıtaya hakim bir duruma gelmiştir.
Türk kahramanlığının, Türk adaletinin, Türk zekâsının destanı olan Saltık-nâme, Cem
Hem kadın hem de erkeklerin çoğu bir ilişkide kadının seçici olduğu konusunda genellikle hemfikirdir. Ama az da olsa hâlâ inatla buna karşı çıkan belirli bir erkek kesim bulunmaktadır. Hatta bu arkadaşlar bu konuda o kadar inatçıdırlar ki "Türk kızı" diye bir kavramı hayatımıza sokmuşlardır. Nedir Türk kızı? Kendilerinin tanımına göre "Her zaman burnu havada olan, kasıntı, asla etrafına bakmayan ve yüz vermeyen bir karakterdir" Türk kızı. Bir ilişki ihtimalinde asla ve asla ilk adımı atmaz. Hatta kendisiyle ilgili atasözleri bile uydurulmuştur; "Türk kızını Ay'a gönder, ilk adımı Ay'dan bekler." O derece yani.