"Özgürlüğe adanmış bir top çiçek gibiyiz şimdi... "
Sayfa 203 - Tekin Yayınevi 1995 Yılı 22.BasımKitabı okudu
Türkiye bir garip ülke oldu. Yolsuzluklar, cinayetler hayatımızın vazgeçilmez unsurları yapıldı, kimsenin bu işlere aldırdığı yok. Toplum olarak cinayetlere de yolsuzluklara da alıştırıldık.
Sayfa 174 - Tekin Yayınevi 1995 Yılı 22.BasımKitabı okudu
Reklam
Selam olsun güzel insanlara
Yaşamı yudum yudum içen insanlar vardır. Bir sevgi denizinde kulaç atmışlardır ömür boyu. Sevmişlerdir, sevilmişlerdir. Bu dünyadan çekip gittiklerinde, dostlarına, taze buketler gibi anılar, şelaleler gibi kahkahalar bırakmışlardır.
Sayfa 214 - Tekin Yayınevi 1995 Yılı 22.BasımKitabı okudu
Bir kalem susar, yerini bir başkası alır. Bu kalemler tükenmez. Ne kelepçeler, ne demir kapılar, ne iddianameler ve ne de beş yıldan yirmi yıla uzanan hapis cezaları, bu kalemleri korkutamadı, bundan sonra da korkutamaz.
Sayfa 271 - Tekin Yayınevi 1995 Yılı 22.BasımKitabı okudu
Henüz çocukluğumuzu bile yaşamamıştık. Bir kadın eline, değmemişti ellerimiz. Bir sevgiliden mektup bile almamıştık daha Bir gece sabaha karşı, pranga vurulmuş ellerimiz ve ayaklarımızla çıkarıldık idam sehpalarına. Herkes tanıktır ki, korkmadık. İçimiz titremedi hiç. Mezar toprağı gibi taptaze, mezar taşı gibi dimdik boynumuzu uzattık yağlı kementlere. Asıldık ey halkım, unutma bizi...
Sayfa 203 - Tekin Yayınevi 1995 Yılı 22.BasımKitabı okudu
Öldürüldük ey halkım, unutma bizi...
Kanserdik. Ölüm, hergün bir sinsi yılan gibi, dolaşıyordu derilerimizde. Uydurma davalarla kapattılar hücrelere. Hastaydık. Yurt dışına gitseydik kurtulurduk bel ki. Birbuçuk yaşındaki kızlarımızı, öksüz bırakmazdık. Önce, kolumuzu, omuz başından keserek, yurtseverlik borcumuzun diyeti olarak fırlattık attık önlerine. Sonra da, otuz iki yaşında, bırakıp gittik bu dünya'yı, ecelsiz.
Sayfa 202 - Tekin Yayınevi 1995 Yılı 22.BasımKitabı okudu
Reklam
460 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.