O, öykü anlatmak konusunda doğuştan yetenekliydi, benim de her şeyi incelemek isteyen bir kafam vardı. O bildiklerini öğretmeyi seviyordu, ben de soru sormayı. Bu yüzden, pek güzel geçiniyor, konuşmalarımızdan büyük bir yarar sağlamasak bile büyük zevk alıyorduk.
Yaprakların arasından çiçekler başlarını uzatmışlardı: kardelenler, çiğdemler, çuha çiçekleri, altın gözlü hercai menekşeler
Reklam
Helen’in duymadığı hınç, öfke bütün gün benim içimde yanıp tutuşmuş, kocaman, sıcak sıcak gözyaşları bütün gün yanaklarımı dağlamıştı; çünkü onun böyle yazgısına boyun eğişi benim içimi dayanılmaz bir acıyla dolduruyordu.
Güzel bir misafir kalbimin kapısını çaldığında sanırım onu içeri kabul etmem gerekir.
Sayfa 193 - Can YayınlarıKitabı okudu
Ne gözlerinin renginde, ne kirpiklerinin uzunluğunda, ne kaşının çizgisindeydi bu güzellik... Salt anlam, bakış, ifade güzelliğiydi.
Hata yapmaya meylettiğinizde sonrasında yaşayacağınız pişmanlıktan korkun, pişmanlık hayatın zehri.
Sayfa 193 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.