Ben ölümü gelip beni almasını istemiyorum göreceksiniz, onu buraya sokmayacağım hemen güçlü kuvvetli 40 mızraklı asker ' gelsin de yatağımın etrafında nöbet beklesin pencerelerimizin altına yüz top dizisin , gece gündüz fitili 'yakıp ateşe hazır dursunlar' artık ölüm , bize yaklaşmaya cesaret ederse'
vah onun haline!..
Sayfa 54 - Genç timaş yayınlarıKitabı okudu
Ah! Yüreklerimiz ne kadar güçsüz...
Sayfa 48 - Can YayınlarıKitabı okudu
Gün varlıklara aittir, geceyse nesnelere... Alışkın değilseniz, bu ortam ürkütücü olabilir...
Beyinlerini harcayarak yaşamlarını kazanan binlerce zavallı insan vardır yeryüzünde..Bu insanlar en önemsiz ihtiyaçlarını bile ruhlarının ve varlıklarının arı altınıyla öderler.Bu onların gündelik acılarıdır.Sonra,bir gün acı çekmeden usanırlar ve..
Sayfa 53Kitabı okudu
Ah! Yüreklerimiz ne kadar güçsüz!
Bunu söylemesi zor ama sanırım nefret aşkı öldüremiyor.
Ne sahiplerinin sevgisi ne de kurt korkusu onlara engel olamıyordu. Göründüğü kadarıyla, bağımsızlıklarına düşkün keçiler, her ne pahasına olursa olsun özgürlük ve açık havayı tercih ediyorlardı.
"Beyinlerini harcayarak yaşamlarını kazanan binlerce zavallı insan vardır yeryüzünde.
Bu insanlar, en önemsiz ihtiyaçlarını bile ruhlarının ve varlıklarının arı altını ile öderler.
Bu, onların gündelik acılarıdır. Sonra bir gün acı çekmekten usanırlar ve...
Sayfa 53Kitabı okudu
"Gündüz yaratıkların yaşantısı, gece ise eşyanın hayatı görülür."
Sayfa 47Kitabı okudu
"Birkaç kişi, bir tek kişi, hiçbir kişi de bana yeter."
Sayfa 32Kitabı okudu
Ben mum gibi eriyorum gidiyorum buralardan. Yalvarırım, izin verin de dağlara çıkayım...
Sayfa 17Kitabı okudu