Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ne demek 'mış gibi' yaşamak?" diye sordu Arif Bey. "Sizin bir fikriniz yok mu?" Olmaz olur mu, tabii var. Ama sizin hangi anlamda kullandığınızı bilmek istiyorum."
Özel Bir Hapishane
Gözlemleyen benle gözlemlenen ben arasındaki farkı bilmeyince insanlar gözlemlenen şeyin içinde hapsolurlar. Ben öğretmenim, marangozum, babayım, anneyim, Müslümanım, kadınım, erkeğim gibi sosyal rollerin içinde kendilerini tanımlamaya çalıştılar ve tabii ki boğulup kaldılar. Bir süre sustum. Kahvemden Bir yudum aldım. Arif Bey'in gözünün içine bakarak tane tane şunu söyledim: Sizin bunalımınızın temelinde sizin de böyle bir hapishane içinde olmanız yatıyor.
Sayfa 35
Reklam
Ahmed Arif
...Seni sevmek, Felsefedir kusursuz. İmandır, korkunç sabırlı. İp'in, kurşun'un rağmına, Yürür pervasız ve güzel. Sıradağları devirir, Akan suları çevirir, Alır yetimin hakkını,
Sayfa 55 - Metis yayınlarıKitabı okudu
Arif bey, biraz düşündükten, sonra, "Galiba analarımız, babalarımız, öğretmenlerimiz, arkadaşlarımız, yani kimse senin ne olduğunla ilgilenmiyor, herkes senin ne olman gerektiğiyle ilgileniyor," dedi. Biraz daha düşündü ve konuşmasına devam etti: "Sanırım kendi duygularımızı tanıyıp, anlayıp, o duygulara saygılı davranacağımız yerde, o duyguları bastırmayı, reddetmeyi, kabullenmemeyi öğrendik."
Sayfa 297Kitabı okudu
392 syf.
·
Puan vermedi
·
27 günde okudu
" Savaşçı " kitabını çok yakın bir arkadaşımın tavsiyesiyle okudum. Tam da kitapta adı geçen Arif öğretmen gibi hayatımda bir anlam arayışı içinde bulunduğum bir zamanda karşıma çıkması muhteşem oldu. Bu kitapta Arif öğretmen, Doğan Cuceloglu ile beraber hayatını daha anlamlı ve coşkulu yaşamak için, haftanın belirli günlerinde daha önceden planladıkları mekanlarda buluşup Savaşçı bir insanın özellikleri, hayata bakışı, hayattan beklentisi, bilinci ve daha bir sürü konuyla ilgili görüşmeler yapıyorlar. Sizi de güzel, unutulmaz bir yolculuğa çıkarıyorlar. Tavsiye ediyorum . Özellikle Öğretmen arkadaşlarıma.
Savaşçı
Savaşçı
Doğan Cüceloğlu
Doğan Cüceloğlu
Savaşçı
SavaşçıDoğan Cüceloğlu · Remzi Kitabevi · 20219,9bin okunma
Arif Doğan'ın JİTEM Grup Komutanlığı görevinde bulunduğu döneme ait mühimmat listesi de Doğan'ın arşivinden çıktı. JİTEM davasını gören mahkemeye gönderilen 9 çuval belge içinde yer alan mühimmat listesinde "Teslim eden" bölümünde "J. Binbaşı JİTEM' BRL.K. A. Cem Ersever", "Teslim alan" bölümünde ise "J. Yarbay JİTEM Grup K. Arif Doğan" isimleri ve imzaları bulunuyor. "Teslim ve Tesellüm Senedi" olarak düzenlenmiş mühimmat listesindeki silahların adet ve seri numaraları ve teslim edilen bombaatarların adet ve seri numaraları ayrıntılı olarak belirtilmiş.
Sayfa 139 - Kripto Yayınları 22. BaskıKitabı okudu
Reklam
Arif Doğan, üniforma ve yazışmalarda bulunmayan akrep ambleminin sınırlı sayıda ve arkasında kod numaralarının bulunduğu kartvizitlerde kullanıldığını anlattı. Kartın arka yüzünde "Önce vatan sonra can." ifadesi yazılıydı. Bunun yanında şahsın birim içinde kullanılan kod ismine tekabül eden "kod numarası" yer alıyordu. Bu numara, kişinin JİTEM arşivinde kayıtlı bulunan dosya ve kod numarası olarak da kullanılıyordu.
Sayfa 127 - Kripto Yayınları 22. BaskıKitabı okudu
Arif Bey, çocuk yetiştirmede benim dikkatimi çeken en büyük eksiklik çocuğun ruhen ve fikren gelişmesinin, yaşamının anlamlı ve coşkulu olmasının hesaba alınmayışı. 'El âlem ne der' o kadar önemli hale gelmiş ki, çocuğun ne düşündüğü ve hissettiği tamamıyla gözden kaçırılıyor.
Sayfa 301Kitabı okudu
"Mutlu olacağımın garantisi var mı? "Yaşamda neyin garantisi var, bana söyler misiniz Arif Bey? Tabii ki garantisi yok. Ama herhalde kabul edersiniz ki neyi, niçin yaptığını bilmenin bir huzuru, bir anlamı, bir gücü var."
Sayfa 318Kitabı okudu
240 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
‘Taş da yumurtanın üstüne düşse, yumurta da taşın üstüne düşse olan yumurtaya olur.’ . ‘Türk bir kaya parçası gibi oturur. Sessiz ve durgun. Azametle ve saatlerce.’ . ‘ Her şeyin bir zamanı vardır ve her zamanın bir amacı. Doğmak zamanı, ölmek zamanı; ekmek zamanı, biçmek zamanı; öldürmek zamanı, yaşatmak zamanı…’ ~ Yaseminler Tüter mi, Hala? | Alev Alatlı Yakın zamanda kaybettiğimiz kıymetli yazar Alev Alatlı’nın basılan ilk romanı olan bu kitap, Eleni olarak doğan ve Naciye olarak ölen genç bir kadının hayatını anlatır. Kıbrıs’ta geçen kitap, ideolojileri, sosyo-kültürel çatışmaları aktarırken yazarın birikimini de göz önünde tutar. Eleni henüz küçücük bir kız iken başka bir aileye verilir. Orada hizmet ederken başına talihsiz bir olay gelir. Sonrasında tekrar başka bir yere giden ve kötü damgası yiyen kız, kendisini seven Arif adlı bir Türk genci ile kaçar. Hayatının bu evresinde oldukça farklı bir yaşantı içerisinde dört evladı olur. Eleni artık Naciye olmuştur. Kitapta Rumca hitaplar bulunmakta. Ayrıca bölüm aralarındaki vakanüvisler ile tarih belirtilmekte. Bu noktada yazara hayran kaldım. Çünkü birbirine zıt iki toplumu kendi yaşam çerçevesinde olduğu gibi aktarmış. Kıbrıs olayları, EOKA, tarihsel süreçler ve kendi yaşamında söz sahibi olamamış bir kadının hikayesi bu kitap. Yasemin kokulu Eleni’nin yaşadıklarını umarım hiçbir kadın yaşamaz artık. Kitapla kalın
Yaseminler Tüter Mi, Hala?
Yaseminler Tüter Mi, Hala?Alev Alatlı · Kapı Yayınları · 2024419 okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.