" Bilime o kadar aykırı zırvalar,Damon ile Phintias'ın bile arasını açardı, "diye ekledi.
***Damon ve Phintias kim?(bende yeni öğrendim, alıntıyı anlaşılır hale getirmek için yazıyorum. )
Eski Yunan 'in iki filozofu Damon ve Phintias 'ın dostlukları dillere destandır .Söylenceye göre Phintias tanrı Dionysios tarafından ölüme mahkum edilince ,Damon canı pahasına hapisteki arkadaşının yerini alır. Phintias geri dönmezse onun yerine Damon öldürülecektir.Neyse ki ,iki arkadaş arasındaki bu bağdan çok etkilenen Dianysios ikisininde yaşamasına izin verir.
Sayfa 11Kitabı okuyor
İçinde bulunduğum durum tuhaf görünebilir, ama bu tartışmanın konusu da insanlık kadar eski ve sıradandır; aynı güdüler ve korkular şeytana uyup tir tir titreyen bütün günahkârlar için geçerlidir; hemcinslerimin pek çoğu gibi ben de iyi yanımı seçiyor, ama ona bağlı kalma gücünü kendimde bulamıyordum.
Sayfa 74Kitabı okudu
"Asıl ve iyi yanım yavaş yavaş elimden gidiyor, yavaş yavaş ikinci ve kötü yanımla bütünleşiyordum."
Sayfa 73Kitabı okudu
"Hayır efendim :Soru sorma konusunda çok duyarlıyımdır," diye karşılık verdi ,"soru sormakla kıyamet günü arasında pek çok benzerlik vardır. Soru sormak bir taşı harekete geçirmek gibidir.Bir dağın tepesinde öylece oturduğunu düşün;taş başlar yuvarlanmaya ve öteki taşları da harekete geçirir;çok geçmeden ,taşlardan biri evinin arka bahçesinde oturan kendi halinde (hem de en son akla gelebilecek )bir adamcağızın tepesine iniverir.,ailesi de dımdızlak ortada kalır. Yok,efendim ben ilkemden şaşmam:Birinin canı burnuna gelmişse ona fazla soru sormayacaksın."
Sayfa 6 - Bay EnfieldKitabı okuyor
"Birinin yüzünün iyilikle aydınlanmasına karşılık, öbürünün suratından kötülük akıyordu. Üstelik kötülük o bedene çarpıklık ve bozulmanın damgasını vurmuştu."
Sayfa 68Kitabı okudu
Zaman zaman kendimle konuşurum. Acaba hayatımın hangi anındaki “ben” , beni daha çok mutlu etti. Yolda yürürken, işe giderken, alışveriş yaparken olduğum ben mi daha çok yakın bana yoksa eve gelip kapıyı kapadığımda o büründüğüm, tamamen kendiyle kalan, kendiyle konuşan ben mi?
Cevabını asla veremeyeceğimiz bu sorunu kaleme almış 
Robert Louis Stevenson . Sosyal statü ve çevresi olan Dr. Jekyll var olan kendi ve olmaktan hoşnut duyduğu Bay Hyde arasına sıkışıp kalmış. Sonunda ise bir karara varamadan sonsuzluğun derin karanlığına bırakmış kendisini.
Herkesin içinde, dışarıdan bakıldığında göremediği bir kişi daha vardır. Hepimizin en kuytu köşede sakladı gizli bir odası vardır. Aslında olmak istediğimiz ve şu an olduğumuz iki kişilikten ibaretiz. İnsanın kaçamadığı tek yer kendisi aslında.
Olmak isteyip ve olduğumuz asıl kişinin verdiği inanılmaz acının anlatıldığı bu kitabı herkesin okumasını tavsiye ederim.
“ İçimde barındırdığım iki kişilik de tamamıyla gerçekti. “
Dr. Jekyll ile Bay Hyde
Bu dünyada bu kadar insanlık dışı acı ve dehşetin bulunduğu bir yer olduğu aklımın ucundan geçmezdi.
Sayfa 38 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
