YouTube kitap kanalımda Gülün Adı kitabının da içinde bulunduğu kitaplık turu videomu izleyebilirsiniz: ytbe.one/yf0me602lnY
Mimari detayları olağanüstü. Aedificium gibi dominant bir binanın nasıl tam olarak ortaçağ mimarisini yansıttığını anlıyoruz. İçinde gizleri barındıran ve tasarlanılan mimarinin insan ölçeğinde olmadığını anladıkları bir çağdı. Bundan sonraki gotik ve özellikle barok toplumlarda ortaçağın açtığı yaralara çözüm bulabildiler. Bu bakımdan Aedificium'un mimarisi bu yüzden insana çok iç bunaltıcı ve kasvetli geliyor. Umberto Eco da mutlaka bunun farkında ve her cephesini, içini, detaylarını çok güzel aktarmış.
Girilmesinin yasak olduğu kütüphane olayını ortaçağ kültürünün insan olgusunu hiçbir koşulda dikkate almayıp sokakların genişliğini bile at arabalarına göre tasarlamalarına bile bağlayabiliyorum bu yüzden.
Olayın dini boyutuna gelince hristiyan dünyası müslüman dünyasını her zaman eleştirir çeşitli mezheplere bölündüğümüz için. Fakat kendilerine bakılınca sapkınlıkların ve yanlış aktarmaların pek fazla olduklarını görüyoruz.
Böyle bir kitap okumuş olduğumuz için şanslıyız!
Gülün AdıUmberto Eco · Can Yayınları · 202012,7bin okunma
“Historia magistra vitae.”
.. her şey bir döngü içinde yinelenir. Tarih bir öğretmendir: Tarih diye bir şeyin varolmadığını öğretir bize. Önemli olan devşirimlerdir.
.
“Evrenin sayısal denkliklerden oluşan, olağanüstü bir senfoni olduğuna, sayıların okunmasının ve bunların simgesel yorumlarının, ayrıcalıklı bir bilgiye ulaşmanın yolu olduğuna inanıyorum.”
Kent bugün sizin, bizim çobanı olduğumuz, Tanrı'nın kullarının yaşadıkları yerdir. Zengin din adamlarının yoksul ve aç insanlara erdem üstüne vaaz verdikleri bir rezillik yeridir.