Hürriyet Gelmiş
Vakıan bu hürriyeti anlamıyorlardı, fakat onun her ku- suru bağışlatacak bir şey olduğunu duyuyorlar ve o kusur- ları bağışlıyorlardı. İşte Marmara'nın uzak, ücra bir köşesinde uyanan bu küçük nahiyeciğe hürriyet böyle geldi.
Sayfa 91 - Ötüken Neşriyat
çivi sokmak (veya sürmek)
bir işin olmasında engel, güçlük çıkarmak:
"Bakanlıktan biri bir çivi sürer diye korkuyor." - Memduh Şevket Esendal
Normalde erken dönem -bilmiyorum, bu adlandırma teorik olarak yanlış olabilir- Türk öykü ve romanlarına karşı bir parça mesafeliyimdir. Çoğunlukla biraz toy ve sıkıcı bulurum ya da anlattıkları meseleler ilgimi çekmez. En son lisede bir Halide Edip, Tarık Buğra ya da Reşat Nuri okudum mesela ama az önce Sami Paşazade Sezai ve Memduh Şevket Esendal'dan öyle iki öykü okudum ki kelimenin tam anlamıyla enfestiler. Şu an oturdum ve "acaba Cumhuriyet'in ilk yıllarındaki yazarlarımıza biraz haksızlık etmiş olabilir miyim?" diye sorguluyorum. 🙂🚬
