"Daha da beteri. Biliyorsun, beynin ve kalbin çalışmayı sürdürdükçe ruhsuz da varlığını sürdürebilirsin. Ama artık hiçbir benlik duygun, hafızan... hiçbir şeyin olmaz. Düzelme şansın sıfırdır. Sadece var olursun. Boş bir kabuk gibi. Ve ruhun ebediyen gider... kaybolur."
Hepinizin hogwarts ekspresi'ndeki aramalardan
Sonra farkına varmış olacağı gibi okulumuz şu anda sihir bakanlığı'nın bir işi için burada bulunan birtakım azkaban ruh emici'lerine ev sahipliği ediyor.
Harry o kadar aptal mı ki onu öldürmek isteyen bir kaçığın ardından düşsün?dedi.azkaban'dan nasıl çıktığını kimse bilmiyor dedi.daha önce kimse bunu başaramamıştı.üstelik 'de en yüksek
Güvenlik önlemleriyle korunan bir tutsaktı.
Bir 'de şu herkesin sözünü etiği azkaban muhafızları vardı.çoğu kişininkorkudan kendini
Kaybetmesine sebep oluyor gibiydiler.eğer onlar
Okulda mevzileniyorsa black'in içeri girme şansı çok küçük görünüyordu.
Ama harry dinlemiyordu.gözü küçük bir masanın
Üstündeki bir vitrinde duran başka bir kitaba takılmıştı:ölüm alametleri:ecel kapıya dayandığında yapabilecekleriniz.
Stan'in ağzı hafifçe açıktı.harry tedirginlik içinde
Stan'in gözlerinin alnındaki yara izine kaydığını
Gördü.o başındaki 'de ne ööle? dedi birden stan.
Hiç dedi harry hemen yara izini saçıyla örterek.
Sihir bakanlığı onu arıyorsa işlerini kolaylaştırmak istemiyordu .
Vernon enişte pantolonun bir parçası kan içinde
Be parçalanmış yemek odasından dışarı fırladı.
Çabuk buraya gel diye böğürdü buraya dön düzelt onu.ama harry'yi tepeden tırnağa pervasız bir öyle bürünmüştü.sandığı bir tekmede açtı asasını çıkardı ve vernon enişte'ye doğrulttu.
“Mr Weasley, kaşları çatık, Gelecek Postası’nın birinci sayfasını okuyordu. Mrs Weasley ise Hermione ile Ginny’ye genç kızken yaptığı bir Aşk İksiri’ni anlatıyordu. Üçü de kıkırdayıp duruyordu.”