"Hiç kimse bu dünyanın kansız bir şekilde yönetilebileceğini düşünmemelidir. Dünyevi kılıç kırmızı olmalı ve kanla paslanmalıdır. "
Sayfa 7 - Martin LutherKitabı okudu
Yakarış II
Bir gün olur, elbette eski beğler dirilir; Yine kılıç kuşanır tarihteki paşalar. Yine şanlar alınıp nice canlar verilir, Yiğit akınımızdan yine dünya şaşalar. “Türk tarihi” denen kahramanlık şiirini Yeniden yazmak için harcayacağın kandır. Mısraların içinde en güzel ve derini Batıda “Niğbolu””, doğuda “Çaldıran”dır. Yine batılıların üçüncü Kosova’da Topraklara sereriz, bir değil, birkaçını. Çekilince kılıçlar yeniden Haçova’da Param parça ederiz Cermenliğin haçını. .... Genç Fatih’in ordusu yine tekbir alınca Söndürürüz kafirin Meryem Ana mumunu. Haritadan sileriz Tuna’ya at salınca Ulah’ını, Sırb’ını, Bulgar’ını, Rum’unu.Gövdesini elbette döndürürüz kalbura Bir geçerse Moskof’un elimize yakası. Çanakkale önünde yine kopar bir bora Süngümüzle bozulur İngiliz’in cakası... .... Yarın Yavuz dirilip bize buyruk verince Kızgın kum çöllerini yeni baştan aşarız. Kanlarımız sebildir; akıtarak hepsini Belirsiz mezarlarda anılmadan yaşarız....
Reklam
Meryem Kılıç, Düpedüz Delilik yaşamaz diye bırakılıyor çocuk evin ucuna bütün üzüntüm bundandır belki kanatsız topraksız ve ayinsiz cenaze bundandır belki bundan değil diyorum sonra güneşten değil beklemekten değil uyuşan ellerimden değil bomboş bir vadi sarkıyor başlarından gövdelerini bile göremiyorlar nasıl anlarlar beni bütün üzüntüm
Meryem Kılıç
kimse ölmek istemiyor henüz koşmak istemiyor yağmur yağsa biraz fazla lânet okuyorlar kaldırıma nefesleri pes ediyor onca boş kelime tonlarca yük üstelik bir de korkuyorlar ölmekten ben koşmayı seviyorum bütün sevincim bundan
HABBAB İBN ERET
Farklı saldırı üslupları vardı. Sahih-i Buhari ve Müslim'in Habbab'tan naklettiği bir rivayette bunun örneklerinden birine şahid oluyoruz: ¨Demircilik yapıyordum. As İbn es-Sühemi'ye kılıç yapmıştım. Alacağımı istemek için yanına geldim.¨-Hayır Vallahi!¨ dedi. ¨Muhammed'i inkar etmedikçe vermeyeceğim.¨ Ben de; ¨-Hayır¨ dedim. ¨-Muhammed'i inkar etmeyeceğim. Hatta sen ölüp de tekrar diriltileceksin, böyle bir şeye o zaman bile şahit olamayacaksın.¨ As; ¨-Ölümden sonra dirilecek miyim? Öyleyse, Allah beni öldürüp sonra da diriltince, sen bana gelirsin, benim orada malım da olur, çocuklarım da; ben de alacağını veririm,¨ dedi. Onun bu sözleri Meryem süresinde yer alan dört ayetin nüzul sebebi oluyordu .(1): ¨Ayetlerimizi inkar eden ve ; 'Bana muhakkak mal ve evlad verilecektir' diyen o adamı gördün mü? O, gayb hakkında kimsenin bilmediği bilgiler mi biliyor , yoksa sonsuz merhamet sahibi Rahman'dan bir ahdi mi var, söz mü aldı? Asla! Biz onun söylediklerini kayda geçireceğiz, çekeceği azabını çoğalttıkça çoğaltacak, uzattıkça uzatacağız. Onun söylediği şeylere biz mirasçı olacağız. O, bizim huzurumuza yapayalnız gelir.¨ ( Meryem 19/77-80)
Sayfa 106 - 1. Sahih-i Buhari, Tefsir(15/304,305_306), Sahih-i Muslim, Sıfatü'l-Munafıkın(4/2153. Hadis No: 2795) Hdis esasen birçok kaynakta zikredilen bir hadistir ve aynı manaya gelen ufak lafız farklılıklarıyla diğer kaynaklarda da yer alır.
Her mancınıkla daha uzağa gidiyorum Düştüğüm her yer mancınık A.Ali Ural
Sayfa 14 - ŞuleKitabı okudu
Reklam
141 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.