“Bilim ve sanat, itibar görmediği toplumları terkeder.”
İbn-i Sina
İbn-i Sina
Hiçbir sanat pisliği yok duvarlarda. Saf bir düşle, çözümlenmemiş bir izlenimle karşılaştırıldığında, tanımlanmış sanat, olumlu sanat bir küfürdür. Burada her şey, uyumun yeterli aydınlığı ve enfes karanlığı içinde...
Reklam
352 syf.
·
Puan vermedi
Ölü Aşklar Derneği
Elif Şebnem Akal kaleminden çoğu kadına cesaret verebilecek bir eser “ Ölü Aşklar Derneği”. Konusu ise Jale evliliğinde zor bir dönem yaşıyordur ve kocasına çoğu kez çocuğu için şans vermiştir. Fakat artık dur demenin talihini değiştirmenin zamanı geldiğine inanmıştır. Kendi sınırlarını aşmış ve cesaret edemediği her şeyi yapma kararı almıştır. Bunların ilki boşanmak… Sonrasında ise hayali olan şiir yazmak… Benzer şeyler yaşamış bir sürü kadının, erkeğin aynı duyguları paylaştığı, şiir için sanat icin bir araya geldiği bir dernek düşünün. “ Ölü Aşklar Derneği” umutsuz birçok insana umut dağıtmaktadır. Jale, Müge bu insanlardan sadece ikisi. Şiirin bol olduğu, hayatın sürprizlerle dolu olduğunu yazarın bir kez daha gösterdiği bir kitap.
Ölü Aşklar Derneği
Ölü Aşklar DerneğiElif Şebnem Akal · Almina Kitap · 202115 okunma
Modernizm, evrenselliği amaçlayan estetiğine rağmen, şeyleri birbirinden ayırarak -disiplinler, seçim bölgeleri, sanat formları- her birini tanımlanabilir, ölçülebilir ve bilimsel olarak araştırılabilir kıldı. Genişlik yerine derinliğe, bulanıklık yerine açık seçikliğe değer vererek, etik ile estetik arasındaki bağı kopardı ve güzelliği yeniden iyilikle ilişkilendiren her türlü girişimi gülünç ve kaba olarak niteledi. Böylelikle, Victoria döneminde ahlakın başlıca taşıyıcısı olan edebiyat, bir sonraki yüzyılda basit bir eğlence aracına dönüştü. Oscar Wilde'ın dediği gibi, "Ahlaklı ya da ahlaksız kitap diye bir şey yoktur. Kitaplar ya iyi yazılmıştır ya da kötü. Hepsi bu."
Sayfa 45
Kitap Önerisi +2
On yıl boyunca garsonluk yaptıktan ve ailemin bana gerçek bir iş bulmamı söylemesinden sonra, bir ressam olarak nihayet bir çıkış yapma şansım oldu—sanat eserim, kariyer-belirleyici Vertex Sanat Sergisi`ne seçildi. Ama sonra, tablom çalındı. Ancak çalınan tek tablo bu değildir, William da amcasının tablosunu bulmaya kararlıdır. Onu bulmak için sadece birkaç haftam var, yoksa ressam olma hayalimi sonsuza dek kaybedeceğim—ama bu, William`la çalışmak anlamına da gelecek. William Matsumura. İyi görünümlü, tabii eğer gizli servis korumalarının tiplerini beğeniyorsanız. Hani bilirsiniz o kanunlara saygılı, kadınların ve çocukların koruyucusu olan tipleri. Her şey yolunda fakat onun ne düşündüğünü asla anlayamıyorum. Bu da beni çıldırtıyor. “Hasar kontrolü” yapmak için gelmekte ısrar ediyor. Sanki, “kazara” belli bölgelere adım atmak, “izinsiz girmekmiş” gibi. Duygusal bir ressam olabilirim ama William benim araştırma becerilerimi henüz göz ardı etmemeli. William kesinlikle benim zıttım ve eğer annemle babamın boşanmasından çıkarılacak bir ders varsa, o da karşıtların birbirini çekebileceği ama onun uzun sürmeyeceğidir. Yine de William`la dedektiflik yapmak oldukça eğlenceli ve heyecan verici. Bu duygulara kesinlikle güvenemiyorum, güvenebilir miyim yoksa?
bir geçmiş zaman hikayesi
Abdülhak Şinasi Hisar, aynı zamanda kendine has üslubu olan ve üsluba büyük değer veren bir yazardır. O, yazılarında en küçük hatıra kırıntılarını bile bir kuyumcu gibi büyük bir titizlikle işler. Ahmet Hamdi Tanpınar gibi o da ''geçmiş zaman zevki''ni ve ''geçen anları sanat vasıtasıyla edebileştirme'' fikrini, Fransız romancısı Marcel Proust ve Yahya Kemal'den almıştır.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.