Söze başlarken zamanın acıları törpüleyeceğini söylemiştim; yani acılara yol açan olayların geçmişte yaşandığını sezdiriyordum. Gelgelelim şimdi, zaman birimine değinirken, aynı kanıda olmadığımı ürpererek fark ediyorum. Zaman acıyı öğütmedi.
Zaman denen birimin içinde ve akışında her şey durmamacasına değişmesi gerekirken, pek değişen bir şey yok. Hiçbir şey değişmedi.
Yazmak ihtiyacı böyle, yabancılara söylemek dürtüsüyle ortaya çıktı.
Öte yandan, onun herkesten kötülük dolu olması; herkesin ondan daha iyiliksever olduğu anlamına çekilmemeli.
Sayfa 20 - EverestKitabı yarım bıraktı
sarı pikeli menekşe teyze.
11 Şubat Cuma, gökyüzü bulutsuz. Hava güneşli olmasına karşın serin. Kırmızı dolaplı mutfak pencerelerinden dışarıyı seyrederken gözüme hatırı sayılır yaşlılıkta bir teyze ilişti. Saçları fazlasıyla ağarmış, ama kar beyazı değil. Saçlarını ensesinde hafifçe kabartarak yaşını oldukça sevimli gösteren bir topuz yapmış, hani şu animasyondaki şirin
