Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sahip Olmak yada olmak 2
→"Sahip olmak" kökenli davranış biçimi mülkiyet ve kazanç temellerine bağlı olduğu için, iktidara ulaşmak, hatta ona bağım- lı olmak tutkusundadır. Bir canlının egemenlik altına alınıp, de- netlenebilmesi ise, onun isteklerini kıracak bir şiddet kullanıl- masını gerektirir. Özel mülkiyet de, mallarımızı bizden almak isteyenlere karşı
Osmanlı reformcuları din adamları ve dini kurumlarla açıkça savaşmadılar. Ulemanın ve medreselerin dışında laik eğitimi örgütleyip laik bir bürokrasi yetiştirdiler. Bu laik bürokrasi modernleşmeyle toplum hayatındaki etkisini artırdıkça ilmiye sınıfı kenarda kaldı ve nihayet 2. Meşrutiyet den sonra darbe yemeye başladı. Oysa İran'daki bazıları toprak sahibi de olan müctehid ve molla sınıfı modern laik eğitimden de yaralandı. İktisadi güce sahip olan bu sınıf siyasi, idari kültürel hayattaki rolünü koruyabildi ve laikleşmeyi engelledi.
Reklam
249 syf.
9/10 puan verdi
Kitap ilk etapta Thomas More'un yolunun kesiştiği İngiliz filozof Rafael ile konuşmalarını, dönemin sistem eleştirisini adeta lafı gediğine oturtur gibi mükemmel bir işçilikle işliyor. Zaten biyografisine baktığınızda kendi yaşadığı dönemi kopyaladığını da görebiliyorsunuz kitabı okuduktan sonra. İngitere'de kralın mutlak hâkimiyetini eleştirdiği için VII. Henry döneminde ülkeden ayrılıyor. Daha sonra VIII. Henry tahta çıkınca ülkesine dönüyor. VIII.Henry'nin getirdiği protestanlığı, adaletsizlikleri vs. eleştiriyor. Dolayısıyla yaşadıklarını kitapta da görebiliyorsunuz. Sonraki etapta ise Thomas More, Rafael'den ideal bir toplum düzeninin olduğu, sistemin mükemmel bir şekilde işlediği bir ada devleti yaşantısını dinliyor. Rafael, Kral Utopus'un yönettiği Utopia Adası'ndaki hayatı ve devlet düzenini anlatırken değindiği nüanslar sayesinde, More'un kitabı yazarken Platon' un Devlet'inden de biraz esinlendiğini anlayabiliyorsunuz. Siyaset bilimine inanılmaz bir katkı sunmuş ama sadece devlet yönetimi açısından değerlendirmelerde bulunmamış. Kültürden tutun hukuk sistemi, ekonomi, halkın çalıştığı meslek dalları, barınma, giyinme, yeme içmeyi kısaca bir çok alanı oldukça zengin bir perspektiften ele alıyor adayı. Sonuç olarak 'olması gereken' ve 'var olan' karşılaştırması yapmaya fırsat sunmakla birlikte arada koca bir uçurum olduğunu da farkettiren, aynı zamanda sizi hem çok yormayan, derinliklerde boğmayan hem de aydınlatan, okunmaya değer bir eser.
Utopia
Utopia
Thomas More
Thomas More
Utopia
UtopiaThomas More · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202020,5bin okunma
Saray yazıcılarının kalemlerinden çıkan tarih kitaplarına yaslanarak hareket eden dinsel ve siyasal örgütlen­meler, cemaat ve sivil toplum örgütleri; kapı kullarına yakışır bir dille yazılmış tarih anlatımının sonrasında halkı peşinden sürükleyebiliyor, söylem ve eylemleri ile sömürü üzerine kurulu bir düzeni meşrulaştırabiliyor ve bu bilinç hali üzerine kendilerini kabul ettirebiliyorlar. Şüphesiz bu örgütlenmeler dinsel meşruriyet ve güçlerini de "kiralık" kalem erbapları, tarikat şeyhleri ile sözüm ona halife ve ulemaların kendileri için söyledikleri "dini bütün örgüt" safsatalarından alıyorlar. Müslüman dünyanın neredeyse tümüne tahakküm eden ve Müslüman halkı adeta zihinsel olarak kötürümleştiren hakim akıl, elbette bu inanılması zor durumu tarihin derinliklerin­den alıyor.
320 syf.
·
Puan vermedi
Enerjiyi Nereye Koymalı
Enerjiyi Nereye Koymalı            ༄ ༄ ༄ Doğum ile ölüm arasındaki zaman dilimi maddi imkanlar ve manevî değerlerle birey olarak çevre ve toplumla olan ilişkilerin her bir bütünün birikim, kazanımı ömür çerçevesini çizer. Ömür sermayesinin manevî değerleri maddi imkanları yöneten bir ilişki dahilinde sorumluluk ve kalite kazanmanın bir
Hayat En Çok İyileri Kırar
Hayat En Çok İyileri KırarAcar Baltaş · Kronik Kitap · 202428 okunma
SEFERBERLİK YETKİSİ NEDEN BAKANLAR KURULUNDAN ALINIP CUMHURBAŞKANINA VERİLDİ Ülkede demokrasi olmuş olsaydı kurumsal devlet yapısı bu tür bir korkuya kapılmadan yoluna devam ederdi. Burada bir kapsam genişlemesi yapıldı. Dış tehditlere karşı savaş yetkisinin yanına iç tehditlere karşı önlem olarak değerlendiriliyor. Sorun ortak akıl
Reklam
Osmanlı’da halifeliğin bir manası yok idi zira olayın şeri boyutuna gelince, fıkıh kitaplarında şartları belirlenerek Halifelik bir şeri kural haline gelmiştir. Bu kural, Halifelerin Kureyş’ten ve Peygamber ashabı ve soyundan olması gerektiği yer almaktadır. Bizim Osmanlı Padişahları bu şartlara ters düşmektedir. Yıllarca Araplar, Türkleri müslüman bile saymamıştır. Bu yüzen I. Dünya savaşı’nda Sultan Reşat’ın cihat ilanına Türklerden başka hiç bir müslüman toplum ilgi göstermemiş, üstelik tam tersine dinkardeşi bildiğimiz Araplar, İngilizlerle işbirliği yapmakta bir sakınca görmemişlerdir.
167 syf.
·
Puan vermedi
Ashab-ı Kehf, Hz.Hızır ve Hz.Musa, Zülkarneyn kıssaları sırasıyla anlatılmıştır. Kıssada geçen balık, mağara, iki denizin birleştiği yer, denizin derinlikleri, balığın dirilmesi, olayları sembolik anlamlarıyla incelenmiştir. Jung ve Freud psikolojinin derinliklerini bize anlatmaya çalışıp durmuşlar. Şimdi bu iki değerden birinin kur’an ayetlerine
Carl Gustav Jung'un Kehf Suresi Tefsiri
Carl Gustav Jung'un Kehf Suresi TefsiriCarl Gustav Jung · Mengüceli Yayınları · 2015117 okunma
— Ne kalacak bizden geleceğe? Bizim sahip olduğumuz bugünden geleceğe ne kalacak? Korkarım, büyük bir unutuluş. Bu toplum, bu toprak, bu tarih; kimliğini, geçmişini, zekâsını kaybedip uğursuz ve zekâsız bir katile dönüşen uzak bir akrabayı unutur gibi istekle unutacak bugünü. Zülmün bu kadar bayağılaştığı, iktidarın bu kadar pespayeleştiği, cinayetin bu kadar seviyesizleştiği, ıstırabın bu kadar manasızlaştığı, düşüncenin bu kadar cesetleştiği, entrikanın bu kadar sığlaştığı bir dönemi tarih herhalde pek az görmüştür.
Karanlıkta Sabah Kuşları
Karanlıkta Sabah Kuşları
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.