Alimler Meclisi sadece var olan şeyleri bildiğimizi, onun için, herkes tarafından bilinmeyen şeylerin var olmadıklarını söylerler. Fakat bizce alimler kör. Bu dünyanın sırları herkese açık değil, sadece onları arayanlara ve bulmasını bilenlere açıktır.
283 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 8 days
İnsanlar
Matt Haig'in insan doğasına ve yaşamın karmaşıklığına dair derin düşünceler içeren bir kitabı olarak okudum. Mizahi dokunuşlar da kendini gösteriyor. İnsanların yaşamlarını, ilişkilerini, mutluluklarını ve acılarını derinlemesine inceliyor. İçsel çatışmalar ve duygusal yolculuklar beni hikâyeye çekti. Bilim kurgu ve fantastik öğelerle harmanlanmış olması daha da ilgimi çekti. İnsan olmanın anlamı, duygularımız, ilişkilerimiz ve toplumumuz gibi temel konularının bu tarz ile yazılması güzel olmuş. Uzaylının naif ve meraklı karakterli olması, insan doğası hakkında bilgece tavsiyelerde bulunarak okuyucuyla konuşması güzeldi. İnsan olmanın anlamı; insanları gözlemleyerek ve onlarla etkileşime girerek ne anlama geldiğini anlamaya çalışıyor. Duygular; duyguları ilk kez deneyimliyor ve bu da ona insan olmanın ne demek olduğunu anlamada yardımcı oluyor. İlişkiler; insanlarla kurduğu ilişkiler aracılığıyla sevgi, dostluk ve kaybın ne demek olduğunu öğreniyor. Toplum; insan toplumunun karmaşıklığını ve çelişkilerini gözlemliyor. Bilim kurgu ve fantastik romanları sevenler, insan doğasıyla ilgilenenler, farklı bir bakış açısıyla dünya görmek isteyenler, eğlenceli ve düşündürücü bir okuma deneyimi arayanlara tavsiye ediyorum.
İnsanlar
İnsanlarMatt Haig · Domingo Yayınları · 20236.9k okunma
Reklam
Tanrı kendisini sevenleri sever, parlak cisimler ışığı nasıl kendilerine çekerlerse, Tanrı da öylece onu arayanlara doğru gider.
304 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Hipokrasi: Doktorlar yeminlerine nasıl ihanet ediyor
Bu kitabın çevirisi resmi bir çeviri değildir. Amatör bir uğraştır. Bu kitabın neden Türkçeye çevrilmediğini anlamış değilim (resmi çeviri yok, o anlamda. Ben de içeriği merak ederek Türkçeye çevrilme konusunda yardımcı olmaya çalıştım). Buna benzer yerli ve yabancı kitaplar var. Lakin bu da çok ciddi bir şekilde sistem sorgusu ile doktorları da
Hippocrasy
HippocrasyRachelle Buchbinder · NewSouth Publishing · 20211 okunma
Kendini bildi bileli kabuğunu arayanlara...
Mahkemede, suçlu sandalyesinde, bilerek ya da işledikleri suçları bilmek zahmetine katlanacak kadar dahi düşünmediklerinden bilmeyerek, eziyet eden, hor gören, aşağılayan, ihmal eden, aldırmayan, unutan, kötüleyen, alay eden, ıstırabı paylaşamayan, insanlar arasına duvarlar çeken, küçümseyen, çaresiz bırakan, yalnız bırakan, terkeden, baskı yapan,
Reklam
Salih amelin belirtileri
Allah’ın (c.c.) rızasına göre davranan, amellerini buna göre yapan ve ahireti dünyaya tercih eden âlimler, peygamberlerin vârisleri, halifeleridirler. Bunlar kullara nasihat eder, onları Allah’a (c.c.) çağırırlar. Mahşer gününde nurdan minberleri üzerinde peygamberlerle birliktedirler. Herkes kendi derdine düştüğü vakit onlar, güzel elbiseler ve muhteşem takılar kuşanmış halde büyük bir izzet-i ikram görecek, yakın-uzak birçok kimseye şefaat edeceklerdir. Bunlar, Allah’ın (c.c.) ümmet üzerine olan rahmet ve bereketidirler, insanları kurtuluş yoluna çağırırlar. Onların peşinden gidenler kurtuluşa erip me’sud olurlar. Ayrıca bu kimseler, kurtuluşlarına vesile oldukları insanların ecirleri kadar sevap da alırlar. Nitekim bu insanların özelliklerini anlatan birçok rivayet mevcuttur. İlim ehli zatlardan birisi; “Allah’a çağıran, salih amel işleyen ve ben Müslümanlardanım diyen kimseden daha güzel sözlü kim vardır?” (Fussilet, 41/33) ayetini okumuş ve şöyle demiştir: “Bu kimse Allah’ın (c.c.) sevdiği kuldur, Allah’ın (c.c.) velisi, seçkin ve hayırlı kuludur. Yeryüzünde Allah’ın en çok sevdiği insandır. Allah’ın (c.c.) davetine icabet etmiş, çağrısına kulak vermiş ve insanları da bu çağrıya icabet etmeye davet etmiştir. Bu çağrıya icabet ederken salih ameller işlemiş ve ben Müslümanlardanım demiştir. İşte bu insan Allah’ın (c.c.) halifesidir. Ey insanlar! İşte böyle âlimlerin peşinden gidiniz, bunları örnek ve önder edininiz ki, bahtiyar olasınız ve muvaffakiyet bulasınız!
Bunlar (salihler), Allah’ın c.c ümmet üzerine olan rahmet ve bereketidirler, insanları kurtuluş yoluna çağırırlar. Onların peşinden gidenler kurtuluşa erip me’sud olurlar. Ayrıca bu kimseler, kurtuluşlarına vesile oldukları insanların ecirleri kadar sevap da alırlar. Nitekim bu insanların özelliklerini anlatan birçok rivayet mevcuttur.
Mutluluk arayanlara
Doğuştan gelen tek bir yanılgı vardır, o da, Mutlu olmak için dünyaya gelmiş olduğumuzu sanmamızdır. Schopenhauer
#Einstein
Albert Einstein, Japonya'ya gitmişti. Otelde kalıyordu ve otel çalışanına bahşiş vermek istedi ancak, Japonya'da bahşiş kültürü yoktu. Bahşiş vermeyi bazen hakaret gibi kabul ederlerdi. Emekçi de, "Bu işimin bir parçası efendim,ben maaşımı alıyorum" dedi ve bahşişi kabul etmedi. Einstein bunu bilmiyordu. O günde Nobel ödülü alacağını öğrenmişti ve görevliye, " Sevincimi paylaşmak istiyorum, bahşişi kabul etmiyorsunuz ama müsaade ederseniz size bir hatıra vereyim" dedi. Otel odasındaki kağıt ve kalemi aldı bir not yazdı. Albert Einstein diye imzaladı. Japon emekçi bu notu ömrünün sonuna kadar sakladı. Öldükten sonra torunu, açık artırmaya çıkardı ve o notu 2017 yılında bir milyon 600 bin dolara sattı. Einstein Tokyo Imperial Hotelinde, o kağıda şu cümleyi yazmıştı; "Mütevazı bir hayat, şuursuz bir başarı peşinde koşulan huzursuz bir hayata göre daha çok mutluluk verir." Bu cümleyi gerçekten anlamanın edebi, 1.600.000 dolardan daha yüksektir. Mutluluk pazar da satılmıyor. Belki iyi bir yatak satın alabilirsiniz ama, huzurlu bir uykuyu satın alamazsınız. Belki en pahalı güzel bir ev satın alabilirsiniz ama, mutlu bir yuvayı satın alamazsınız. Mark Twain'nın dediği gibi: "İyi arkadaşlar, iyi kitaplar ve başını yastığa koyunca uyuyabilen rahat bir hayat, birde vicdan varsa, işte ideal hayat." Mutluluğu arayanlara gelsin 😇🥰
Reklam
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 25 hours
Biraz bu kitabı abartalım :)
Alan Burns 60’lı yıllarda kurulmuş ve kısa ömürlü olmuş deneysel yazarlar grubunun üyesiymiş.
B. S. Johnson
B. S. Johnson
ve
Ann Quin
Ann Quin
de bu grupta. Johnson’ın kitabı da yeni yayımlandı,
Christie Malry’nin Dünyayla Hesabı
Christie Malry’nin Dünyayla Hesabı
çok beğendim ve Quin’i sipariş verdim. Bu grubun yazarlarıyla iyi anlaşacağım galiba Yağmurdan Sonra Avrupa’yı da deneysel olduğu için merak ediyordum, pek de
Yağmurdan Sonra Avrupa
Yağmurdan Sonra AvrupaAlan Burns · Can Yayınları · 20241 okunma
Biraz uzun ama tam olarak böyle....
Sıradaki teşekkürüm bana yanlış yapanlara, beni kıskananlara ,arkamdan vuranlara, edebimden sustuklarımı acizlik sananlara, egolarını benimle tatmin edenlere, ben mutlu olduğumda kaçacak delik arayanlara, başarılarıma şaşıranlara, yenilgilerimı ortaya çıkaranlara, yüzüme söyleyemediklerini arkamdan söyleyenlere, çıkarı olduğunda yanıma gelenlere,aldatanlara, biriken tüm hatırları yok sayanlara, Allah'a havale ettiklerimi, yüzüme yalandan gülenlere ,gönlü ayrı sözü ayrı olanlara, Sevdiğini söyleyip, sevmeyi bilmeyenlere ,geleceğini söyleyip hiç gelmeyenlere ,egosunu ruhumla tatmin edip kaldırdığım poposuyla yer çekimine rest çekenlere, bir gülümsemesi ile neleri değiştirdiklerini bilmeyip asık suratlarıyla hayatımın içine edenlere, bir şey rica edildiğinde sanki etinden bir parçası gidenlere ,sadece ben deyip Sen nasılsın demeyenlere, yani Hayatımda olduğunu sandığım ama olmayanlara ve hayatımdan çıkanlara ,Çok teşekkürler siz olmasaydınız ben doğrunun iyinin ve güzelliğin kıymetini bilmezdim ,sevdiğim her şeyi böyle güzel sevemezdim İyi ki varsınız biz sizin sayenizde bugünkü insanlarız. .....
126 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Vahşetin Çağrısı
Vahşetin Çağrısı
Jack London
Jack London
Jack London bundan 30 yıl önce Beyaz Diş kitabının okuyarak tanıdığım bir yazar, o zamanlar o kitabı beni çok etkilemişti .Aradan bu kadar zaman geçmesine rağmen bu kitapla Beyaz Diş'in arasındaki benzerlikleri hatırladım.. 1876'da San francisco'da doğan yazar zor bir çocukluk geçirmiş .Japonya'ya gitmiş, Amerika'ya tekrar dönmüş .Okuduğu yazarlar hayata bakışını değiştirmiş ve okula tekrar başlamış .23 yaşında Klondike bölgesinde altın arayanlara katılmış ve beyaz dişte de, bu kitapta da bu serüveninin etkilerini görebiliyoruz .. Kitabımızın kahramanı Buck adlı Saint Bernard ve İskoç çoban köpeği den olma iri bir köpek .Huzurlu bir şekilde bir malikanede yaşarken para karşılığı birine satılıyor ve macerası başlıyor.. Burada kötülüklerle karşılaşıyor ,sopayı, kamçıyı tanıyor . Sürekli el değiştiriyor ve kuzeye götürüluyor ,altın arayanların yanına ve burada çalıştırılıyor. Diğer köpeklerle ilişkileri bir günlük gibi yazılmış köpeğin duyguları ,yaşadıkları anlatılmış .. Bazı yerlerde çok üzülerek okudum hiç kıyamıyorum hayvanlara. Benim için beyaz dişin arkasına okumadığım için çok sorun olmadı ama ardarda okumaması gerektiğini düşünüyorum .. İyi okumalar diliyorum..
Vahşetin Çağrısı
Vahşetin ÇağrısıJack London · Erasmus Yayınları · 201732.2k okunma
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.