“Sanat, insanın duygusal donanım alanına hitap eder, ağırlıklı olarak. Bu alanda insana bahşedilen büyük bir lütuf söz konusudur. Bu lütfa,hayal âlemi diyoruz. İnsan görülen dünyada, kendisine gelen duyumlar üzerinden yola çıkarak iç dünyasında bir hayal âlemi geliştirir. Böylelikle realitenin sert, soğuk, hatta zaman zaman kırıcı olan çerçevesini aşarak, madde planında rahatlamasa bile, manevi olarak huzur ve sükûna erebiliyor.”
Sayfa 23