“Be hep olmayacak şeyler kurarım, gülünç, acemi, çocuksu…” A. Arif
GAZİ HÜSREV BEY VE CAMİİ
Gazi Hüsrev Bey, Sultan İkinci Bâyezid’in kızının oğlu ve Bosna sancakbeyidir. 1540 yılında vefat eden Gazi Hüsrev Bey’in hayatı, İslâmiyet’i yaymakla geçti. Emri altında bulunan 10 bin kadar serdengeçti ile hudutlarda devamlı cihâd ile meşgul olurdu. Bu sırada idâresi altında bulunan Saraybosna’yı da imar etmekten geri durmadı. Şehirde pek çok câmi, mescit, medrese, çarşı ve köprü yaptırdı. Kubbelerinin kurşunla kaplı olması sebebiyle daha çok Kurşunlu Medrese diye de anılan Gazi Hüsrev Bey Medresesi, yıllarca bir ilim merkezi olarak hizmet verdi. Yaptırdığı caminin şadırvanlarından yazın soğuk, kışın sıcak akan su, 7 kilometre uzunluğunda su kanalları yapılmak suretiyle şehrin dışından getirilmiştir. Hüsrev Bey, 1531’de bir vakfiye hazırlamıştır. Bu vakfiyede cami vazifelilerinin; âlim, edepli, sâlih, ârif, sünnet-i seniyyeye riâyet eden, Ehl-i Sünnet ve Cemâat’ten ayrılmayan, hâfız, hutbenin ve namazın şartlarını iyi bilen kimseler olması şart koşulmuştur. Ayrıca camide yapılması şart koşulan bazı ibadetler de şunlardır: Hafızlar her cuma, cuma namazından bir saat önce Kur’ân-ı Kerîm okuyacaklar. Hafızlardan 30 kişi her gün öğle namazından sonra birlikte Kur’ân-ı Kerîm hatmi okuyacaklar, sevabını Peygamber Efendimize (s.a.v.), âline, Ashâb’ına, vakfedenin ruhuna ve bütün Müslümanların ruhlarına bağışlayacaklardır.
Reklam
“ Vurulmuşum, hiç sorgusuz, yargısız, Kirvem hallarımı aynı böyle yaz, Rivayet sanılır belki…” A.Arif
“İnsan ya muhtaçlık, mecburluk olmadan sevmeli yahut da benim senin gibi amansız, vurgun…” A. Arif
“Asıl, bizim aramızda güzeldir hasret. Ve asıl biz biliriz kederi.” A.Arif
“Gün ola, devran döne, umut yetişe.” A. Arif
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.