Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bir rûh-ı ârifi, yalnız ârif olan anlar...
Sapienti sat. Arif olan anlar. Kara Keşiş - Anton Çehov
Reklam
Arif Olan Anlar sözün özünü. Özünü bilmeyen bilmez ki sözünü. Sözünü bilmeyene güvenir misin söyle? Bir gönle girmeden Hakk'a varmak olur mu öyle. Bil kendini, bul kendini, özünü, yaradılış gayeni. Aşk ile nur ile İlim, irfan, Furkan ile ille de edep ile Gel kendine, sor Rabbine. Bilmeyenler ne bilsin Senin halin nicedir. Bilenlere selam olsun, Hakk'ın divanı yücedir.
VERB. SAP. = Verbum Satis Sapienti = Arif olan anlar.
Sayfa 333 - Türkiye İş Bankası - 1. BasımKitabı okudu
Arif olan anlar, mahir olan uygular.
Reklam
Yaz Şâirim Yaz
Şairim kalemin daim olsun ilhamın geldikçe durma yaz/ Anlamayan olur, olsun boş ver, üzülme sen anlayana yaz/ Arif olan anlar, senin Mısralarının Dili bağırır avaz avaz/ Yaz şairim, iyiyi kötüyü, İlmi cehaleti, Hakkı, Hakikatı yaz/ Doğruya söyleyene ibret için gör bak dokuz köyden kovarlar Sureti Hakk'tan görüneni her daim baş köşeye koyarlar Bazıları ne yapsan da anlamaz, anlar inanın taş duvarlar Bu dünya sınav dünyası hiç te kolay kazanılmıyor sınavlar KK
552 syf.
7/10 puan verdi
·
23 günde okudu
Ahmet Ümit - Kukla
Kukla Adnan Sözmen gazetecidir. Küçüklüğünü anlatmakla başlayan hikayede Doğan Sözmen üvey evlat, Keriman Abla ise üvey annedir. Annesi Adnan'ı doğururken ölmüştür. Babası bankacılık yapıyor ve araba tutkunudur. Amerikan arabalarının posterlerini saklar. Doğan ile anlaşamaz, hatta onu kıskanır; zeki ve yakışıklı bir çocuktur. Bir kere Adnan
Kukla
KuklaAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 20197,4bin okunma
sapienti sat* * (Lat.) "Arif olan anlar."
Sayfa 16 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Ciddi olana can sıkıcı; kabaya yürekli; sakinse kederli; yanlış düzeltene gıcık. Öğüt verene had bilmez; eliaçığa tutumsuz; adalet getirene zalim; bağışlayıcıya onursuz. Sebat edene derler köylü; kibarsa olur yalaka; dilenciyse ikiyüzlü; inançlıysa menfaat düşkünü. Şans derler alın terine; tedbirsizlik derler içtenliğe; ödlekliğe sebat, bahtsızlığa kabahat. Dürüst kadına aptal; güzel ve el değmemişe şapşal; namusluya ... Neyse boş ver; arif olan anlar.
Reklam
207 syf.
·
Puan vermedi
Leylim Leylim
Leylim Leylim
Leylim Leylim
Ahmed Arif'in şiirlerini anlamak için önce bu kitap okunmalı. Ne yaşamış ne hissetmiş ne düşünmüş her şeyi anlayıp hissetmeli Leyla Erbil'e olan aşkını, sürgünlerini bu kitabı okuduktan sonra anlar insan
Leylim Leylim
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,2bin okunma
Veri, gündelik yaşamımızda gördüğümüz, duyduğumuz, okuduğumuz veya karşılaştığımız olaylardan edindiğimiz duyumların bütünü; beyin bunları sınıflandırıyor ve depoluyor. Malumat, beyinde depolanmış verilerin düzenlenmiş, işlenmiş, muameleye tabi tutulmuş haline deniyor. Bilgi, malumatın belirgin bir amacı gerçekleştirmeye yarayacak şekilde düzenlenmiş, zapturapt altına alınmışlık durumu. Bilgi sahibi olmak, akıl erdirme ve çözümleme yetisi gerektiriyor, oysa malumat edinme böyle bir kısıta tabi değil, kişi hayatta olduğu sürece kendiliğinden birikiyor. Malumat sahibi olmadan, bilgi sahibi olmak mümkün değil, ama belirgin bir amacı, bir hedefi olmayan malumatın da furuşluktan öte işlevi yok. Her durumda, malumat ve bilgi, beynin önceden kaydetmiş olduğu verilere dayanıyor, onların neticeleri olarak ortaya çıkıyorlar. İrfan ise öyle değil İrfan, bilginin ötesinde, sezgi, duyarılık, ortam farkındalığı, idrak ve "halden anlama" dediğimiz hassasiyetleri gerektiriyor. Bu bağlamda, zekâ ve tecrübenin bileşkesi, irfan. Arif, irfan sahibi olan, anlatılmayanı da anla- mak gibi fazladan bir becerisi, bir hüneri, bir yeteneği var. "Arife tarif gerek- mez", "arif olan anlar" düsturlarını düşünün yavrum
Sayfa 345Kitabı okudu
"Allâh Teâlâyı, O'nun büyüklüğüne layık olmayan veya bunu ima eden bir lafızla isimlendirmek câiz değildir. Meselâ; Ârif, fakih, akıl ve zeki gibi. Çünkü bu isimler, cehalet sonunda hâsıl olan isimlerdir. Allâh'a "tabib" ismi de verilmez. Çünkü tıb, hazı tecrübeler neticesinde elde edilen bir ilimdir. Allâh hakkında bu isimler kullanılmaz." Allâh (c.c.) hakkında söylenmesi câiz olan; söylenmesine izin verilmiş olan isimler 99 [Allâh lâfz-ı celîli ile 100] isimdir ki bunlara da Esmâ-i Hüsnâ denir. Resûlullah (s.a.v.), Buharî ve Müslim' in rivayet ettiği bir hadîs-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır: "Allâh'ın 99 ismi vardır. Kim bunu sayarsa (okur, anlar ve imân ederse) Cennete girer."
Sayfa 49 - Bedir YayıneviKitabı okudu
Gönül sırrıdır aslında yüze yansıyan. Bazı gülüşlerin tarifi yok, arif olan anlar.. [ Güven Taşdemir ]
279 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.