Bir çocuk psikiyatristinin gözünden, dokunulmadan, sevilmeden yani ihmal edilen ve travma geçiren çocukların nelere dönüşebileceğinin örneklerle anlatımı yer alıyor kitapta.
Çocukların sergilediği hiperuyarılma veya disosiyatif tepkilerin beynin gelişimiyle doğrudan bağlantılı olduğu ve beynin ‘hassas dönemlerinde’ alması gereken şeyleri (dokunma, sözel iletişim vs) alamadığı için bir çocuğun yaşıtlarından daha geri kaldığı dile getiriliyor ve doktorun bu tip durumları Nöroardışık Tedavi Modeli ile nasıl tedavi ettiği açıklanıyor.
Tedavinin amacı zamanında alamadığı sevgiyi ona geri vermek.
Ve dikkat edilmesi gereken konuysa bu sevginin sadece evde değil çocuğun etkileşim halinde olduğu her yerde olması gerekiyor. Okulda, sokakta, arkadaşlar arasında... yani geçmişte ihmal edilmiş bir çocuk ancak toplumsal sevgi ile iyileşebiliyor.
“Birbirimize hafifçe baş sallama veya anlık bir göz teması şeklinde bile olsa basit ve insani bağları ne kadar çok sağlarsak, travmatik deneyimler yaşamış kişilerin iyileşmesine bir o kadar katkıda bulunabiliriz”
Kendi anneliğime çok şey kattığına inandığım bir kitap oldu ama okuması gerçekten zordu