“Şunu bilin ki en küçük suçu ve günahı olmayan ben, bu yapılan hukuksuzluğa isyan ve bu karanlığa ışık olabilmek için hayatıma son veriyorum.” Yarbay Ali TATAR (saygıyla, rahmetle)
“Adliye binasında tüm bu gelişmeler sürerken ben de Beykoz’daki lojmanımızdan Beşiktaş’a doğru yola çıktım. Gece yarısına sadece bir kaç saat kalmıştı. Silah arkadaşlarımın özgürlüklerine ilişkin önemli bir karar verileceği sırada ailemle birlikte olmayı gururuma yediremedim. Hiç bir şey yapamasamda gider en azından yakınlarında bir yerlerde olurdum.
İskender, bir şövalye, tutkulu ve şefkatli bir asker gibi karşımıza çıkmaktadır ama bu dul kadın kendi derdini anlatırken, hemşehrisi ve komşusu olan on binlerce insan kılıçtan geçiriliyordu.