"Asla unutulmamalıdır ki, 'ilkel insan' terimi ile kastedilen ne ilk insandır, ne de ilk insanlardır. İlk insan O'na inananlar 'Cennet' te ilâhî terbiyeden geçen Hz. Adem, Hz. Havva ve çocukları 'medeni' idiler. İnsanlık, onların tebliğlerinden uzaklaştıkça, 'somut' a tapınan bir idrâke mahkûm oldukça ilkelleşti. 'İlkel' kafaya, idrâke sahip insanlar, her devirde mevcuttur. 20. yüzyılda, ilk feza uçuşunu yapan Rus uzay adamı Gagarin: 'Fezada Tanrı'yı bulamadım' demekle 'ilkel' bir düşüncenin içinde bulunduğunu ortaya koymaktadır. Çünkü Tanrı'yı obje' de aramak 'putperestin' özelliğidir. Duyular, Yaradanı değil, yaratıkları idrâk edebilecek güçtedir. "
" Kendi gerçeğini görmemek için gözlerini yummak gibi, içindeki çığlığı duymamak için şuurunu uyuşturmak veya iç gözünü kapamak insana gerçekten hüzün veriyor. "
Reklam
" Bir Hadîs-i kudsîde 'yeryüzüne ve göğe sığmam; fakat inanan kulumun gönlüne sığarım.' diye buyurulur. "
" İnsan yaratılışı icabı, başıboş akamıyor. "
Antropomorfizm, yani insanın varlıkları kendine benzetme eğilimi, insana mahsus bir zihni kusur değildir. Diğer varlıkları kendine dönüştürme eğilimini canlı cansız, şuurlu şuursuz her varlıkta görmekteyiz. Görüyoruz ki, her varlık var ve orijinal kalmak için bir diğerini kendine dönüştürme faaliyeti içindedir. Mineraller enerji depo ederken, ateş yakarken, bitkiler mineralleri, hayvanlar bitkileri, insanlar hayvanları karşılıklı olarak tüketirlerken diğer varlıkları kendi orijinal yapıları lehine eritmek gayreti içindedirler. İnsan zihin hayatındaki tezahürler de bundan başka sı değildir.
Kısacası, insan, varlığını önce kendisi tasdik ettiği ve diğer varlıkları varlığı etrafında toplayarak ve döndürerek onlara da tasdik ettirdiği ve boyun büktürdüğü için yaratıkların en zekisi ve canlısıdır. Diğer varlıkların canlılık ve zeka dereceleri de insana uyan faaliyet benzerliği ile tayin ve tarif olunur.
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.